Kirli gazetecilik
Refahyol hükümetinin Adalet Bakanı Şevket Kazan, 28 Şubat sürecinde hükümete aracı gönderen medya patronu Aydın Doğan’ın “Devlete olan borçlarımızı öteleyin, hakkınızda güzel manşetler atalım” teklifinde bulunduğunu açıkladı
12-01-2008
AYDIN DOĞAN’IN KAZAN’A CEVABI
“Sayın Şevket Kazan’a cevaplarım şunlardır:
ZIRVA 1: Gerek Doğan Grubu’nun, gerekse Dinç Bilgin Grubu’nun almış oldukları kredilerin süresi geçmiş ama ödememekte ısrar ediyorlardı.
CEVAP: Dinç Bilgin’in durumunu bilemem. Ama benim şirketlerimin hiçbiri 2000 yılına kadar kamu bankalarından bir kuruş kredi kullanmamıştır. Kullanmadığı için, kredinin geri ödenmesi diye bir zırva da olmamıştır. Doğan Grubu her zaman nakit olarak çok güçlü bir grup olmuştur. Nitekim o dönemlerde peşin para ile Petrol Ofisi’ni satın alan konsorsiyumda yer almıştır.
ZIRVA 2: Erbakan Hoca ile ASKİ’de bir araya geldiğimde bunları kendisine söylemişim.
CEVAP: Erbakan’la, başbakanlığı döneminde yaptığım her görüşmenin konuşma notlarını çıkardık. Bunun bir kopyası sayın Erbakan’da bir kopyası ise bende mevcuttur. Sayın Erbakan’a başvurup, bu zabıtları aldığı takdirde yayınlamasına izin veriyorum. Böylece Kazan’ın söylediklerinin gerçek mi yoksa zırva mı olduğu anlaşılır.
ZIRVA 3: Bizde çalışıp 40 bin dolar maaş alan gazetecilerin bulunduğu ve bu yüzden defterlerimizin altüst edildiğini şikâyet etmişim.
CEVAP: Doğan Medya Grubu’nda o tarihte 40 bin dolar maaş alan ne gazeteci, ne de yönetici vardır. O gün yoktu, bugün de yoktur.
TEK DOĞRU İDDİA: O tarihte maliyecilerin bize baskı yaptığı, defterlerimizi altüst edip aradığı iddiası.
CEVAP: Evet, bu doğrudur. O tarihte hükümetin özellikle Çiller kanadı çok üstümüze gelmiştir. Aynı tarihlerde bir yandan maliyeciler, bir yandan da hazineciler ve sanayi bakanlığı müfettişleri, şirketlerimizi ve bankamızın bütün kayıtlarını incelediler, didik didik ettiler. Ama şunu iftiharla söyleyebilirim ki, öylesine baskıcı bir dönemde dahi şirketlerimde kanunsuz tek kuruşluk işlem bulamadılar.
YUSUF MELİH / ANKARA
28 Şubat sürecinde Aydın Doğan’ın, elindeki medya organları ile Refahyol Hükümeti aleyhine estirdiği “yalan rüzgarı”nın sırrı çözüldü. Doğan, devlete olan borçlarının ötelenmesi teklifi Refahyol’ca reddedilince saldırıya geçmiş. O dönemde Refahyol Hükümetine aracı gönderen medya patronu Aydın Doğan, şu ahlaksız teklifte bulunmuş: “Devlete olan borçlarımı öteleyin, hakkınızda güzel manşetler atalım.” Bu dikkat çeken açıklama, Refahyol’un Adalet Bakanı Şevket Kazan’dan geldi.
KARTELİN İKİ DERDİ VARDI
Kazan Vakit’e yaptığı açıklamada, sürecin etkin iki isminden birinin Dinç Bilgin, diğerinin ise Aydın Doğan olduğuna dikkat çekerek, her iki medya patronunun Refahyol ile mücadelesinin iki sebebi bulunduğunu söyledi. Kazan, kartel medyasının sergilediği tutumun nedenlerini şu şekilde dile getirdi: “Aydın Doğan ile Dinç Bilgin gruplarının bizimle mücadele etmelerinin ilk sebebi şahsi nedenlerdi. Şahsi nedenler tamamen parasaldı. Gerek Doğan gerek Dinç Bilgin Grubu’nun almış oldukları kredilerin süresi geçmiş ama ödememekte ısrar ediliyordu. Bunu ödememek için de 28 Şubat taraftarlarının yanında olmayı kendileri için koz olarak kullanıyorlardı.”
AYDIN DOĞAN’IN TEKLİFİ!
Şevket Kazan; Dinç Bilgin gibi borcu bulunan ve ödememekte ısrar eden Aydın Doğan’ın, Genelkurmay brifinglerinin hemen öncesinde Refah Partisi’ne ahlaksız bir teklifte bulunduğunu söyledi. Kazan, ahlaksız teklif ile ilgili olarak şunları kaydetti: “Dinç Bilgin’in ve Aydın Doğan’ın, Refahyol Hükümeti’ne karşı şahsi dertleri ortadaydı. Ancak Aydın Doğan, borçları ile ilgili derdini, Dinç Bilgin’den çok daha açık bir şekilde ifade etmişti. Aydın Doğan tarafından, Genelkurmay brifingleri öncesi tarafımıza aracı gönderilerek iletilen teklif şuydu: Eğer borçlarımızı ertelerseniz, hükümet lehine manşetler atmaya başlayacağız.” Kazan, “Tabii bu teklifi reddettiğimiz için hedef alındık” diye ekledi.
DOĞAN TEKLİFİNİ İTİRAF EDİYOR
Refahyol Hükümeti’nden sonra Necmettin Erbakan’ın daveti üzerine Aydın Doğan ile bir araya gelindiğini de açıklayan Kazan, Doğan’ın Refahyol döneminde yaptığı teklifin gerekçesini özür beyanı şeklinde aktardığını dile getirdi. Kazan, sözlerini şu şekilde sürdürdü: “Refahyol dönemi kapandıktan sonra Erbakan Hocam, Aydın Doğan’a davette bulundu. Davete icabet eden Aydın Doğan ile ASKİ’de bir araya geldik. Ben ve Fehim Adak da görüşmede hazır bulunuyorduk. O dönemde gazetede 40-50 bin dolar maaş alan gazeteciler bulunuyordu. Sayın Doğan, Erbakan Hocama, 28 Şubat öncesi Doğan Medya Grubu’nun tavrını özür beyanı şeklinde aktardı. ASKİ’deki toplantıda Aydın Doğan, Erbakan’a, ‘Hocam mecbur kaldık. Öyle bir baskı altına alındık ki, maliyecilerin biri bir kapıdan girerken, diğeri öteki kapıdan çıkıyordu. Defterlerimiz allak bullak edildi. Dayanacak gücümüz kalmamıştı. Borçlar da cabası. Üzerimize çok geldiniz, bizi sıkıntıya soktunuz. Böyle yapmaya mecbur kaldık’ itirafında bulunmuştu.” (Vakit)
“Sayın Şevket Kazan’a cevaplarım şunlardır:
ZIRVA 1: Gerek Doğan Grubu’nun, gerekse Dinç Bilgin Grubu’nun almış oldukları kredilerin süresi geçmiş ama ödememekte ısrar ediyorlardı.
CEVAP: Dinç Bilgin’in durumunu bilemem. Ama benim şirketlerimin hiçbiri 2000 yılına kadar kamu bankalarından bir kuruş kredi kullanmamıştır. Kullanmadığı için, kredinin geri ödenmesi diye bir zırva da olmamıştır. Doğan Grubu her zaman nakit olarak çok güçlü bir grup olmuştur. Nitekim o dönemlerde peşin para ile Petrol Ofisi’ni satın alan konsorsiyumda yer almıştır.
ZIRVA 2: Erbakan Hoca ile ASKİ’de bir araya geldiğimde bunları kendisine söylemişim.
CEVAP: Erbakan’la, başbakanlığı döneminde yaptığım her görüşmenin konuşma notlarını çıkardık. Bunun bir kopyası sayın Erbakan’da bir kopyası ise bende mevcuttur. Sayın Erbakan’a başvurup, bu zabıtları aldığı takdirde yayınlamasına izin veriyorum. Böylece Kazan’ın söylediklerinin gerçek mi yoksa zırva mı olduğu anlaşılır.
ZIRVA 3: Bizde çalışıp 40 bin dolar maaş alan gazetecilerin bulunduğu ve bu yüzden defterlerimizin altüst edildiğini şikâyet etmişim.
CEVAP: Doğan Medya Grubu’nda o tarihte 40 bin dolar maaş alan ne gazeteci, ne de yönetici vardır. O gün yoktu, bugün de yoktur.
TEK DOĞRU İDDİA: O tarihte maliyecilerin bize baskı yaptığı, defterlerimizi altüst edip aradığı iddiası.
CEVAP: Evet, bu doğrudur. O tarihte hükümetin özellikle Çiller kanadı çok üstümüze gelmiştir. Aynı tarihlerde bir yandan maliyeciler, bir yandan da hazineciler ve sanayi bakanlığı müfettişleri, şirketlerimizi ve bankamızın bütün kayıtlarını incelediler, didik didik ettiler. Ama şunu iftiharla söyleyebilirim ki, öylesine baskıcı bir dönemde dahi şirketlerimde kanunsuz tek kuruşluk işlem bulamadılar.
YUSUF MELİH / ANKARA
28 Şubat sürecinde Aydın Doğan’ın, elindeki medya organları ile Refahyol Hükümeti aleyhine estirdiği “yalan rüzgarı”nın sırrı çözüldü. Doğan, devlete olan borçlarının ötelenmesi teklifi Refahyol’ca reddedilince saldırıya geçmiş. O dönemde Refahyol Hükümetine aracı gönderen medya patronu Aydın Doğan, şu ahlaksız teklifte bulunmuş: “Devlete olan borçlarımı öteleyin, hakkınızda güzel manşetler atalım.” Bu dikkat çeken açıklama, Refahyol’un Adalet Bakanı Şevket Kazan’dan geldi.
KARTELİN İKİ DERDİ VARDI
Kazan Vakit’e yaptığı açıklamada, sürecin etkin iki isminden birinin Dinç Bilgin, diğerinin ise Aydın Doğan olduğuna dikkat çekerek, her iki medya patronunun Refahyol ile mücadelesinin iki sebebi bulunduğunu söyledi. Kazan, kartel medyasının sergilediği tutumun nedenlerini şu şekilde dile getirdi: “Aydın Doğan ile Dinç Bilgin gruplarının bizimle mücadele etmelerinin ilk sebebi şahsi nedenlerdi. Şahsi nedenler tamamen parasaldı. Gerek Doğan gerek Dinç Bilgin Grubu’nun almış oldukları kredilerin süresi geçmiş ama ödememekte ısrar ediliyordu. Bunu ödememek için de 28 Şubat taraftarlarının yanında olmayı kendileri için koz olarak kullanıyorlardı.”
AYDIN DOĞAN’IN TEKLİFİ!
Şevket Kazan; Dinç Bilgin gibi borcu bulunan ve ödememekte ısrar eden Aydın Doğan’ın, Genelkurmay brifinglerinin hemen öncesinde Refah Partisi’ne ahlaksız bir teklifte bulunduğunu söyledi. Kazan, ahlaksız teklif ile ilgili olarak şunları kaydetti: “Dinç Bilgin’in ve Aydın Doğan’ın, Refahyol Hükümeti’ne karşı şahsi dertleri ortadaydı. Ancak Aydın Doğan, borçları ile ilgili derdini, Dinç Bilgin’den çok daha açık bir şekilde ifade etmişti. Aydın Doğan tarafından, Genelkurmay brifingleri öncesi tarafımıza aracı gönderilerek iletilen teklif şuydu: Eğer borçlarımızı ertelerseniz, hükümet lehine manşetler atmaya başlayacağız.” Kazan, “Tabii bu teklifi reddettiğimiz için hedef alındık” diye ekledi.
DOĞAN TEKLİFİNİ İTİRAF EDİYOR
Refahyol Hükümeti’nden sonra Necmettin Erbakan’ın daveti üzerine Aydın Doğan ile bir araya gelindiğini de açıklayan Kazan, Doğan’ın Refahyol döneminde yaptığı teklifin gerekçesini özür beyanı şeklinde aktardığını dile getirdi. Kazan, sözlerini şu şekilde sürdürdü: “Refahyol dönemi kapandıktan sonra Erbakan Hocam, Aydın Doğan’a davette bulundu. Davete icabet eden Aydın Doğan ile ASKİ’de bir araya geldik. Ben ve Fehim Adak da görüşmede hazır bulunuyorduk. O dönemde gazetede 40-50 bin dolar maaş alan gazeteciler bulunuyordu. Sayın Doğan, Erbakan Hocama, 28 Şubat öncesi Doğan Medya Grubu’nun tavrını özür beyanı şeklinde aktardı. ASKİ’deki toplantıda Aydın Doğan, Erbakan’a, ‘Hocam mecbur kaldık. Öyle bir baskı altına alındık ki, maliyecilerin biri bir kapıdan girerken, diğeri öteki kapıdan çıkıyordu. Defterlerimiz allak bullak edildi. Dayanacak gücümüz kalmamıştı. Borçlar da cabası. Üzerimize çok geldiniz, bizi sıkıntıya soktunuz. Böyle yapmaya mecbur kaldık’ itirafında bulunmuştu.” (Vakit)
Etiketler : #Kirli #gazetecilik
YORUMLAR
Henüz Yorum Yok !
İlginizi çekebilecek diğer haberler
- Medyanın gücü mü, gücün medyası mı?
- Radyo Denge'de Şeyh Said kıyamı konuşuldu (VİDEO)
- Siz cep telefonunuzu bırakınca ne yapıyorsunuz?
- Sosyal medya şirketleri, İslam karşıtlığı şikayetlerine duyarsız
- Kur'an Nesli Tv'de "Ramazan Sohbetleri" başlıyor
- ABD’nin özgür(!) medyasında Filistin haberleri yasak
- ''Ebeveynler dijital okuryazarlık seviyesine sahip olmalı''
- Değişim Tv'de "Adil Şahitlik Görevimiz ve Sorumluluklarımız" başlıklı program
Makaleler
Hava Durumu