"ekil" Arama Sonuçları
Siyonist vahşet: İnfaz edip çöpe atmışlar
Siyonistlerin çekildiği Halife Bin Zayed İlkokulu’nun yakınındaki moloz ve çöp yığınlarının altında çöp torbalarına konulmuş 30 ceset bulundu.
Siyonistlerin çekildiği Halife Bin Zayed İlkokulu’nun yakınındaki moloz ve çöp yığınlarının altında çöp torbalarına konulmuş 30 ceset bulundu.
Vahşet asla normalleşmemeli
Filistin’de işgale karşı mücadele 76 yıldan beri kesintisiz bir şekilde süren bir mücadeledir. Ancak bazı zamanlarda olayların yoğunluk düzeyi artmıştır. Yoğunluk düzeyinin düştüğü dönemlerde ise siyonist işgalciliğin gerçek kimliğini gizleyerek, “normalleştirme” faaliyetleri yürütülmüştür.
Filistin’de işgale karşı mücadele 76 yıldan beri kesintisiz bir şekilde süren bir mücadeledir. Ancak bazı zamanlarda olayların yoğunluk düzeyi artmıştır. Yoğunluk düzeyinin düştüğü dönemlerde ise siyonist işgalciliğin gerçek kimliğini gizleyerek, “normalleştirme” faaliyetleri yürütülmüştür.
Politik ve Ekonomik Bir Enstrüman Olarak "Holokost"
“Holokost” kavramsallaştırması 2. Dünya Savaşı öncesi ve sırasında Nazilerin işlemiş olduğu korkunç insanlık suçlarını tanımlamayı ve mahkûm etmeyi hedefleyen insani/ahlaki temelli bir kavramsallaştırmanın ötesinde, yapılan zulümler ve çekilen acıların insanlık düşmanı bir ideoloji (siyonizm) ve onun taraftarlarınca, politik ve ekonomik çıkarlar doğrultusunda azami derecede kullanılan bir araç/enstrüman işlevi görmüştür, görmeye devam etmektedir.
“Holokost” kavramsallaştırması 2. Dünya Savaşı öncesi ve sırasında Nazilerin işlemiş olduğu korkunç insanlık suçlarını tanımlamayı ve mahkûm etmeyi hedefleyen insani/ahlaki temelli bir kavramsallaştırmanın ötesinde, yapılan zulümler ve çekilen acıların insanlık düşmanı bir ideoloji (siyonizm) ve onun taraftarlarınca, politik ve ekonomik çıkarlar doğrultusunda azami derecede kullanılan bir araç/enstrüman işlevi görmüştür, görmeye devam etmektedir.
Ben Filistinim
Ben Filistinim, Filistin ise müslümanların yüz akıdır. Bilincini İslam ile şekillendiren ve kafire en ufak bir şekilde meyletmeyen her kişi bir Filistin olarak kıyamete kadar varolacaktır.
Ben Filistinim, Filistin ise müslümanların yüz akıdır. Bilincini İslam ile şekillendiren ve kafire en ufak bir şekilde meyletmeyen her kişi bir Filistin olarak kıyamete kadar varolacaktır.
Siyonist rejimin Arapça düşmanlığı
Yusuf S. Kamadan, siyonist işgal rejiminin Filistin'in kültürel mirasına nasıl tecavüz ettiğini inceliyor. Bu inceleme, siyonist rejimle Kemalist rejim arasındaki bir benzerliği de ibretlik şekilde ortaya koyan bir içeriğe sahip.
Yusuf S. Kamadan, siyonist işgal rejiminin Filistin'in kültürel mirasına nasıl tecavüz ettiğini inceliyor. Bu inceleme, siyonist rejimle Kemalist rejim arasındaki bir benzerliği de ibretlik şekilde ortaya koyan bir içeriğe sahip.
İktibas Dergisi “Ekonomi ve Müslümanlar” manşeti ile çıktı
İktibas’ın 537. sayısı ekonomi konusunu manşete taşıyan kapağıyla okurlarına ulaştı. Derginin yorum sayfalarında, kapitalist liberal ekonomik sistemin getirdiği huzursuzluğa dikkat çekilirken, İslami ekonomi düzenin vahyin ışığı altında oluştuğu vurgulanıyor.
İktibas’ın 537. sayısı ekonomi konusunu manşete taşıyan kapağıyla okurlarına ulaştı. Derginin yorum sayfalarında, kapitalist liberal ekonomik sistemin getirdiği huzursuzluğa dikkat çekilirken, İslami ekonomi düzenin vahyin ışığı altında oluştuğu vurgulanıyor.
Dalaletten hidayete, oradan nereye
Yıllar bu şekilde geçip giderken sırat-ı müstakim olan yolumuzun üzerine hem küresel şeytanlar hem de yerel işbirlikçileri demokrat, liberal ve muhafazakâr müslüman adı altında revize edilmiş yeni bir tuzak kurdular. Müslümanların birçoğu sanki Kur’an’ı ve siyer-i nebiyi hiç okumamışlar gibi Lokman suresi otuz üçüncü ayete muhatap olmaktan kurtulamadılar. Yani aldatıcılar Allah’ın adını kullanarak müslümanları aldatmıştı.
Yıllar bu şekilde geçip giderken sırat-ı müstakim olan yolumuzun üzerine hem küresel şeytanlar hem de yerel işbirlikçileri demokrat, liberal ve muhafazakâr müslüman adı altında revize edilmiş yeni bir tuzak kurdular. Müslümanların birçoğu sanki Kur’an’ı ve siyer-i nebiyi hiç okumamışlar gibi Lokman suresi otuz üçüncü ayete muhatap olmaktan kurtulamadılar. Yani aldatıcılar Allah’ın adını kullanarak müslümanları aldatmıştı.
İktibas’ın Temmuz sayısı çıktı
İktibas Dergisi’nin 535. sayısı çıktı. “Seçimler Bitti, Kazanan Kim?” manşeti ile yayımlanan dergide, 14-28 Mayıs seçimlerinin sonuçları genel hatlarıyla yorumlanıyor, sayısal verilerin ötesinde rejimin ruhunu yansıtan özelliklerine dikkat çekiliyor.
İktibas Dergisi’nin 535. sayısı çıktı. “Seçimler Bitti, Kazanan Kim?” manşeti ile yayımlanan dergide, 14-28 Mayıs seçimlerinin sonuçları genel hatlarıyla yorumlanıyor, sayısal verilerin ötesinde rejimin ruhunu yansıtan özelliklerine dikkat çekiliyor.
Bir fotoğraf ve yükselen toplumsal trend üzerine
İşte buyrun. Bu fotoğraf, ülkede yükselen toplumsal trendin ne olduğunu net şekilde ortaya koyan bir belge niteliğindedir.
İşte buyrun. Bu fotoğraf, ülkede yükselen toplumsal trendin ne olduğunu net şekilde ortaya koyan bir belge niteliğindedir.
Deprem bölgesi izlenimleri
Deprem bölgesini gezerken yaşadıklarım karşısında iç dünyamda geçirip kendi nefsime fısıldadığım şu nasihatleri sizlerle paylaşarak bitirmek istiyorum: Dünyanın, içindekilerinin ve kendinin fani, geçici olduğunu asla unutma!
Deprem bölgesini gezerken yaşadıklarım karşısında iç dünyamda geçirip kendi nefsime fısıldadığım şu nasihatleri sizlerle paylaşarak bitirmek istiyorum: Dünyanın, içindekilerinin ve kendinin fani, geçici olduğunu asla unutma!
Yargıtay Üyesi: Anıtkabir'de zorunlu ibadete hayır
Yargıtay Üyesi Abdullah Yaman, 2017 yılı 10 Kasım'ı öncesi, “Zorunlu ibadete hayır” ifadeleriyle uzun bir yazı paylaşmıştı. Yaman, Anıtkabir ziyaretlerini türbeciliğe benzetmişti. Kemalist vesayetin toplumun üzerine daha koyu şekilde çökmekte olduğu bu dönemde, söz konusu yazıyı tekrar hatırlatmak istedik.
Yargıtay Üyesi Abdullah Yaman, 2017 yılı 10 Kasım'ı öncesi, “Zorunlu ibadete hayır” ifadeleriyle uzun bir yazı paylaşmıştı. Yaman, Anıtkabir ziyaretlerini türbeciliğe benzetmişti. Kemalist vesayetin toplumun üzerine daha koyu şekilde çökmekte olduğu bu dönemde, söz konusu yazıyı tekrar hatırlatmak istedik.
Bir sömürge müfettişinin Maarif Vekili’ni Türkiye’de sorguya çekmesi!
Grant’ın özel bir misyonla gönderildiğini tahmin eden resmî makamlar Türkiye’nin din hususunda Lozan’da verdiği sözü tutmaktaki sebatının sınanmak istendiğini düşünmüş olmalıdır. O yılların bazı uygulamaları bu çerçevede atılmış adımlar olarak görülebilir.
Grant’ın özel bir misyonla gönderildiğini tahmin eden resmî makamlar Türkiye’nin din hususunda Lozan’da verdiği sözü tutmaktaki sebatının sınanmak istendiğini düşünmüş olmalıdır. O yılların bazı uygulamaları bu çerçevede atılmış adımlar olarak görülebilir.
Şûra ve vahdet özlemi
Samimiyetle söylüyorum ki eğer bize ‘‘İslami kuruluşlar’’ diye lanse edilen yapıların yöneticileri kendilerini kutsallıktan azade kılıp aradan çekilebilmeyi göze alıp da bu halden kurtulmaya azcık da olsa gayret etseler, bu topraklarda yaşayan Müslüman kardeşler çok daha rahat bir istişare ile “Tevhidde vahdet, vahdette uhuvvet, uhuvvette devleti oluşturabilirler.”
Samimiyetle söylüyorum ki eğer bize ‘‘İslami kuruluşlar’’ diye lanse edilen yapıların yöneticileri kendilerini kutsallıktan azade kılıp aradan çekilebilmeyi göze alıp da bu halden kurtulmaya azcık da olsa gayret etseler, bu topraklarda yaşayan Müslüman kardeşler çok daha rahat bir istişare ile “Tevhidde vahdet, vahdette uhuvvet, uhuvvette devleti oluşturabilirler.”
İktibas’ın Aralık sayısı çıktı
İktibas’ın bu yılın son sayısı, “Dünya Kupası Çerçevesinde Futbolizmin İşlevleri” manşeti ile çıktı. Derginin yorumunda, futbol endüstrisinin arka planındaki siyasi işlevlerine dikkat çekilirken, Katar’daki turnuvanın da bu yönde dikkat çeken unsurlar taşıdığı vurgulandı
İktibas’ın bu yılın son sayısı, “Dünya Kupası Çerçevesinde Futbolizmin İşlevleri” manşeti ile çıktı. Derginin yorumunda, futbol endüstrisinin arka planındaki siyasi işlevlerine dikkat çekilirken, Katar’daki turnuvanın da bu yönde dikkat çeken unsurlar taşıdığı vurgulandı
"Kavramlar Kalelerimizdir" Kitabı Üzerine
Mesela, kitapta yer alan "Sekülerleşen Dil", "Uluhiyyet ve Rububiyyet", "Cahiliyye", "Atalar Dini - Ata Dini", "Şehadet", "Zikr", "Hicret" "Kıssa-Menkıbe", "Başöğretmen" vs gibi konu ve kavramların maruz kalmış olduğu tahrifatın yeterince anlaşılmaması, üzerinde yeterince durulmaması, düşünüyorum ki İslam'ı doğru şekilde anlamanın başında duran engellerden ve Ümmetin kırılma noktalarındandır.
Mesela, kitapta yer alan "Sekülerleşen Dil", "Uluhiyyet ve Rububiyyet", "Cahiliyye", "Atalar Dini - Ata Dini", "Şehadet", "Zikr", "Hicret" "Kıssa-Menkıbe", "Başöğretmen" vs gibi konu ve kavramların maruz kalmış olduğu tahrifatın yeterince anlaşılmaması, üzerinde yeterince durulmaması, düşünüyorum ki İslam'ı doğru şekilde anlamanın başında duran engellerden ve Ümmetin kırılma noktalarındandır.
Zanla Hüküm Verilmez
İktibas, Sünnetin ne olduğunu da en iyi anlatmaya çalışıyor. Daha dikkatli okuyunuz. Hadislerin eleştirisini ise tââ İmam Buhârîler, Müslimler ve hatta daha öncekiler yapmaya başlamışlar. Bunlar da mı müsteşrik idiler? Bunlar da mı İngiliz adamları idiler? Niye düşünmüyorsunuz? Daha Peygamberimiz hayatta iken onun sözlerini nakledenlerden yanlış nakledenleri Hz. Ömer’ler ve daha niceleri Hz. Ali gibi tenkid etmişlerdir. Onlar da mı müsteşrik idiler? Onlar da mı İngiliz adamı idiler? Niye akletmiyorsunuz?
İktibas, Sünnetin ne olduğunu da en iyi anlatmaya çalışıyor. Daha dikkatli okuyunuz. Hadislerin eleştirisini ise tââ İmam Buhârîler, Müslimler ve hatta daha öncekiler yapmaya başlamışlar. Bunlar da mı müsteşrik idiler? Bunlar da mı İngiliz adamları idiler? Niye düşünmüyorsunuz? Daha Peygamberimiz hayatta iken onun sözlerini nakledenlerden yanlış nakledenleri Hz. Ömer’ler ve daha niceleri Hz. Ali gibi tenkid etmişlerdir. Onlar da mı müsteşrik idiler? Onlar da mı İngiliz adamı idiler? Niye akletmiyorsunuz?
HAMAS'A ÇAĞRIMIZDIR
HAMAS'a çağrımız, "fabrika ayarlarına" dönmesi ve İslami direniş hareketi niteliğine ciddi şekilde halel getirecek bu adımdan vazgeçmesidir.
HAMAS'a çağrımız, "fabrika ayarlarına" dönmesi ve İslami direniş hareketi niteliğine ciddi şekilde halel getirecek bu adımdan vazgeçmesidir.
Kemal Tahir: İngilizler, Vahdettin’i değil Mustafa Kemal’i destekledi
İzmir Büyükşehir belediyesi başkanının İzmir'in kurtuluş gününde savaşılan düşmanın ismini telaffuz bile etmeden şedit bir Osmanlı aleyhdarlığı yapması konuyu alevlendirdi. Abdülhamid üzerinden yürütülen düşmanlık bu defa Vahidettin üzerinden sürdürüldü. Kemal Tahir bu konuya kafa yormuş, ciddi şekilde araştırmış bir yazarımız. Onun bu konudaki tesbitlerinin yabana atılamıyacak değerde olduğunu düşünüyoruz.
İzmir Büyükşehir belediyesi başkanının İzmir'in kurtuluş gününde savaşılan düşmanın ismini telaffuz bile etmeden şedit bir Osmanlı aleyhdarlığı yapması konuyu alevlendirdi. Abdülhamid üzerinden yürütülen düşmanlık bu defa Vahidettin üzerinden sürdürüldü. Kemal Tahir bu konuya kafa yormuş, ciddi şekilde araştırmış bir yazarımız. Onun bu konudaki tesbitlerinin yabana atılamıyacak değerde olduğunu düşünüyoruz.
“Büyük ikramiye” niçin hep düzene çıkıyor?
Birkaç yıl önce özel bir şirkete devredilen “ulusal kumar” M. Piyango’nun “yılbaşı çekilişleri” ile ilgili basında yer alan “Büyük ikramiye yine devletin” şeklinde bir haber kalıbı vardır, hatırlanacağı üzere. “Büyük ikramiyeyi” kim kazanırsa kazansın, piyango kumarının asıl kazananının devlet olduğunu ifade eden bu haber kalıbı, aslında sistem içi politik süreçler için de geçerli bir durumdur.
Birkaç yıl önce özel bir şirkete devredilen “ulusal kumar” M. Piyango’nun “yılbaşı çekilişleri” ile ilgili basında yer alan “Büyük ikramiye yine devletin” şeklinde bir haber kalıbı vardır, hatırlanacağı üzere. “Büyük ikramiyeyi” kim kazanırsa kazansın, piyango kumarının asıl kazananının devlet olduğunu ifade eden bu haber kalıbı, aslında sistem içi politik süreçler için de geçerli bir durumdur.
Müslüman dediğin böyle mi olur?
Oysa hayır, Müslüman dediğin öyle olmaz. Bir Müslüman, kapitalizmin kitle uyuşturma, sevk ve idare aracı durumundaki, aynı zamanda aleni bir kumar endüstrisi olan futbolizm organizasyonu içinde yer almaz. Rabbimizin nüzul sürecindeki ilk emirlerinden olan "Ruczdan hicret" (Bkz: Müddessir, 5. ayet) ilkesi gereği, bu tür ortam ve organizasyonlardan uzak durur, hevasını ilah edinmiş insanların arasında mahcup şekilde poz verme zilletine düşmez.
Oysa hayır, Müslüman dediğin öyle olmaz. Bir Müslüman, kapitalizmin kitle uyuşturma, sevk ve idare aracı durumundaki, aynı zamanda aleni bir kumar endüstrisi olan futbolizm organizasyonu içinde yer almaz. Rabbimizin nüzul sürecindeki ilk emirlerinden olan "Ruczdan hicret" (Bkz: Müddessir, 5. ayet) ilkesi gereği, bu tür ortam ve organizasyonlardan uzak durur, hevasını ilah edinmiş insanların arasında mahcup şekilde poz verme zilletine düşmez.
Makaleler
Hava Durumu