"zenginle" Arama Sonuçları
En zengin yüzde 1'in serveti, geri kalan yüzde 99'un iki katı
Oxfam tarafından yayımlanan yeni rapor, son iki yılda ortaya çıkan 42 trilyon dolarlık servetin yaklaşık üçte ikisinin, dünyanın en varlıklı yüzde 1'lik kesime gittiğini ortaya koydu. İngiltere merkezli kuruluşun "Zenginlerin Hayatta Kalması" başlıklı raporuna göre söz konusu pay, dünya nüfusunun geri kalan yüzde 99'unun elde ettiği miktarın yaklaşık iki katı.
Oxfam tarafından yayımlanan yeni rapor, son iki yılda ortaya çıkan 42 trilyon dolarlık servetin yaklaşık üçte ikisinin, dünyanın en varlıklı yüzde 1'lik kesime gittiğini ortaya koydu. İngiltere merkezli kuruluşun "Zenginlerin Hayatta Kalması" başlıklı raporuna göre söz konusu pay, dünya nüfusunun geri kalan yüzde 99'unun elde ettiği miktarın yaklaşık iki katı.
Olmayan kıtlık ve olan pahalılık
Aslında fakirlerin ihtiyaçlı olmasından ziyade, zenginlerin "açlığı" söz konusu. Doymuyorlar, bu gidişle hiç doymayacaklar. Kibirlilik, doyamama, bencillik cimrilik yaşam tarzlarıdır. Bizden ya köle, ya da ölü olmamızı istiyorlar. Soluduğumuz hava onların elinde olsaydı ücrete tabi tutarlardı.
Aslında fakirlerin ihtiyaçlı olmasından ziyade, zenginlerin "açlığı" söz konusu. Doymuyorlar, bu gidişle hiç doymayacaklar. Kibirlilik, doyamama, bencillik cimrilik yaşam tarzlarıdır. Bizden ya köle, ya da ölü olmamızı istiyorlar. Soluduğumuz hava onların elinde olsaydı ücrete tabi tutarlardı.
Türkiye’de en zengin yüzde 10’luk dilim, gelirden aldığı payı 2 puan artırdı
TÜİK’in Gelir ve Yaşam Koşulları Araştırması’na göre Türkiye’de en zengin yüzde 10’luk dilimin gelirden aldığı pay son 7 yılda yaklaşık 2 puan artarak yüzde 28.9’dan yüzde 30.8’e çıktı. Orta gelire sahipler başta olmak üzere hemen hemen tüm gelir grupları kan kaybetti. Bu kesimlerin gelirini zenginler kaptı. İstanbullu zenginlerin gelirden aldığı pay tam 7.1 puan artarak yüzde 28.3’ten yüzde 35’e çıktı. İstanbullu orta sınıf resmen eridi.
TÜİK’in Gelir ve Yaşam Koşulları Araştırması’na göre Türkiye’de en zengin yüzde 10’luk dilimin gelirden aldığı pay son 7 yılda yaklaşık 2 puan artarak yüzde 28.9’dan yüzde 30.8’e çıktı. Orta gelire sahipler başta olmak üzere hemen hemen tüm gelir grupları kan kaybetti. Bu kesimlerin gelirini zenginler kaptı. İstanbullu zenginlerin gelirden aldığı pay tam 7.1 puan artarak yüzde 28.3’ten yüzde 35’e çıktı. İstanbullu orta sınıf resmen eridi.
İşgalci Çin, Uygurların organlarını Körfez zenginlerine “Helal organ” diye satmış
İşgalci zalim Çin önetimi, Müslüman mahkumları öldürüp organlarını diğer ülkelerdeki zengin insanlara para karşılığında sattığı bir sistemi yıllardır işletiyor ve bütün dünya yaşananları sessizlikle karşılıyor! Kaynak: Çin, Uygurların organlarını Körfez zenginlerine “Helal organ” diye satmış!
İşgalci zalim Çin önetimi, Müslüman mahkumları öldürüp organlarını diğer ülkelerdeki zengin insanlara para karşılığında sattığı bir sistemi yıllardır işletiyor ve bütün dünya yaşananları sessizlikle karşılıyor! Kaynak: Çin, Uygurların organlarını Körfez zenginlerine “Helal organ” diye satmış!
Salgında daha da zenginleştiler
İngiliz The Sunday Times gazetesinin her yıl yayımladığı “En zenginler-2021” listesine göre, ülkenin en zengin 250 isminin toplam serveti 2021’de 658,1 milyar sterline yükseldi.
İngiliz The Sunday Times gazetesinin her yıl yayımladığı “En zenginler-2021” listesine göre, ülkenin en zengin 250 isminin toplam serveti 2021’de 658,1 milyar sterline yükseldi.
Virüs zenginle yoksul uçurumunu büyüttü
Birleşmiş Milletler (BM), son bir yıldır dünyayı etkisi altına alan koronavirüsünün zenginle yoksul arasındaki uçurumu daha da büyüttüğünü kaydetti.
Birleşmiş Milletler (BM), son bir yıldır dünyayı etkisi altına alan koronavirüsünün zenginle yoksul arasındaki uçurumu daha da büyüttüğünü kaydetti.
ABD'li milyarderler Kovid-19 sürecinde servetlerine servet kattı
Salgın döneminde Amerikalı 651 milyarderin toplam serveti, 1 trilyon dolardan fazla artışla 4 trilyon dolara çıktı. Geçen yılın aralık ayından bu yana servetini en çok artıran milyarder, Tesla, Space X ve Neuralink şirketlerinin sahibi Elon Musk oldu. Musk, bir yıllık dönemde servetini 127 milyar dolar artırarak 155 milyar dolara çıkardı. En zenginler listesinin ilk sırasında yer alan Amazon'un sahibi Jeff Bezos ise servetini yaklaşık 73 milyar dolar artırarak 188 milyar dolara yükseltti.
Salgın döneminde Amerikalı 651 milyarderin toplam serveti, 1 trilyon dolardan fazla artışla 4 trilyon dolara çıktı. Geçen yılın aralık ayından bu yana servetini en çok artıran milyarder, Tesla, Space X ve Neuralink şirketlerinin sahibi Elon Musk oldu. Musk, bir yıllık dönemde servetini 127 milyar dolar artırarak 155 milyar dolara çıkardı. En zenginler listesinin ilk sırasında yer alan Amazon'un sahibi Jeff Bezos ise servetini yaklaşık 73 milyar dolar artırarak 188 milyar dolara yükseltti.
Milyonlarca kişinin işsiz kaldığı ABD'de zenginlerin serveti 584 milyar dolar arttı
ABD'de koronavirüs sebebiyle 90 yılın en yüksek işsizlik oranına ulaşılırken ülkedeki milyarderler servetlerini artırmaya devam etti.
ABD'de koronavirüs sebebiyle 90 yılın en yüksek işsizlik oranına ulaşılırken ülkedeki milyarderler servetlerini artırmaya devam etti.
Halil Berktay, Sabah yazarı Melih Altınok'un Venezuela izlenimlerini değerlendirdi
Oraya gidip de olayları daha yakından izleyince, Altınok’un yazdıkları sanki biraz değişmeye başladı gibi. Bütün dünyanın gördüklerini görmeye mi başladı, nedir? Örneğin 31 Ocak Perşembe günkü yazısının ortalarına doğru, “2 Venezuela’da öğrendiklerim” alt-başlığını takiben şunları kaydetti: “Ülkeye dair … kesin kanaatlerimin biraz törpülendiğini söyleyebilirim. Örneğin yoksullar Maduro'yu, zenginler muhalefeti destekliyor diye net bir ayrım olmadığını gördüm. (…) Maduro taraftarı belki solcu olabilir ama karşılarındakiler sağcı falan değil! Üç... ABD karşıtlığı ya da taraftarlığı ülkede bir politik ayrışma zemini değil. Dört... Yalan değilmiş, gerçekten ülkede birbirini tanımayan karşılıklı iki meclis var. Beş... Bu ülkede kuyruğa girmeden büfeden bir şişe su almak bile imkânsız.” Buna ertesi gün, yani 1 Şubat’ta “Ekonomik kriz almış başını gitmiş”i de ekledi.
Oraya gidip de olayları daha yakından izleyince, Altınok’un yazdıkları sanki biraz değişmeye başladı gibi. Bütün dünyanın gördüklerini görmeye mi başladı, nedir? Örneğin 31 Ocak Perşembe günkü yazısının ortalarına doğru, “2 Venezuela’da öğrendiklerim” alt-başlığını takiben şunları kaydetti: “Ülkeye dair … kesin kanaatlerimin biraz törpülendiğini söyleyebilirim. Örneğin yoksullar Maduro'yu, zenginler muhalefeti destekliyor diye net bir ayrım olmadığını gördüm. (…) Maduro taraftarı belki solcu olabilir ama karşılarındakiler sağcı falan değil! Üç... ABD karşıtlığı ya da taraftarlığı ülkede bir politik ayrışma zemini değil. Dört... Yalan değilmiş, gerçekten ülkede birbirini tanımayan karşılıklı iki meclis var. Beş... Bu ülkede kuyruğa girmeden büfeden bir şişe su almak bile imkânsız.” Buna ertesi gün, yani 1 Şubat’ta “Ekonomik kriz almış başını gitmiş”i de ekledi.
İran konusunda dengeli bir değerlendirme: İran’ı kim karıştırıyor?
İran şu anda en az dört ülkede (Suriye, Irak, Yemen, Lübnan) çatışma/savaş finanse eden, en az iki ülkede de (Bahreyn, Nijerya) muhalefet örgütleyen bir iktidar tarafından yönetiliyor. “İslam Devrimi” iddiasının hızlı bir şekilde dar bir Şii fanatizmine evrildiği ülkenin bu dışa dönük genişlemeci politikası, elbette sıradan halka ağır bir ekonomik külfet yüklüyor. Bunun üstüne, gittikçe zenginleşen molla sınıfını, din kisvesi altında özgürlüklerin kısıtlanmasını ve artık ayyuka çıkan yolsuzlukları eklediğimizde, paylarına sadece fakirlik düşen halk kitlelerinin isyan etmesi kaçınılmaz. “Dış mihraklar İran’da olaylar çıkarıyor” demeden önce, bu iç karartıcı tabloyu hesaba katmakta fayda var.
İran şu anda en az dört ülkede (Suriye, Irak, Yemen, Lübnan) çatışma/savaş finanse eden, en az iki ülkede de (Bahreyn, Nijerya) muhalefet örgütleyen bir iktidar tarafından yönetiliyor. “İslam Devrimi” iddiasının hızlı bir şekilde dar bir Şii fanatizmine evrildiği ülkenin bu dışa dönük genişlemeci politikası, elbette sıradan halka ağır bir ekonomik külfet yüklüyor. Bunun üstüne, gittikçe zenginleşen molla sınıfını, din kisvesi altında özgürlüklerin kısıtlanmasını ve artık ayyuka çıkan yolsuzlukları eklediğimizde, paylarına sadece fakirlik düşen halk kitlelerinin isyan etmesi kaçınılmaz. “Dış mihraklar İran’da olaylar çıkarıyor” demeden önce, bu iç karartıcı tabloyu hesaba katmakta fayda var.
Kapitalizm tüm dünyada tam gaz: Dünyanın en zenginlerinin serveti yüzde 17 arttı
Araştırmalarda dünyanın en zenginlerinin servetleri hammadde ve gayrimenkul fiyatlarının artmasıyla yüzde 17 artarak rekor seviyeye yükseldiği bildirildi.
Araştırmalarda dünyanın en zenginlerinin servetleri hammadde ve gayrimenkul fiyatlarının artmasıyla yüzde 17 artarak rekor seviyeye yükseldiği bildirildi.
Uhuvvet ayrı bir şey tabi canım!
Servet, zenginler arasında dolaşıp duran bir devlet olmasın denilmiştir ama her şeyin iyisine layık Müslümanlar biriktirmesin de yeryüzü çapulculara mı kalsın? Âlemlerin Rabbi verdiği nimeti kulunun üzerinde görmek ister deyip yeryüzünde ne varsa üzerine çöreklenme tutkusuyla yanıp tutuşanlara bir tesiri yoktur “fe veylün lil musallîn” okumaların
Servet, zenginler arasında dolaşıp duran bir devlet olmasın denilmiştir ama her şeyin iyisine layık Müslümanlar biriktirmesin de yeryüzü çapulculara mı kalsın? Âlemlerin Rabbi verdiği nimeti kulunun üzerinde görmek ister deyip yeryüzünde ne varsa üzerine çöreklenme tutkusuyla yanıp tutuşanlara bir tesiri yoktur “fe veylün lil musallîn” okumaların
Maliye Bakanlığı'ndan "Mavi Marmara" açıklaması: Savuınmamız hukuki bir mülahaza güdülerek hazırlandı
İşgalci siyonistlerin hunharca katlettiği 10 Müslüman için pazarlık masasında varılan anlaşmayla siyonistlerin ödediği 20 milyon dolarlık tazminatı, Maliye Bakanlığı'nın "tehlikeyi bilerek Gazze'ye gitmek" ve "haksız zenginleşme" olarak değerlendirip şehid ailelerine vermemesinin ardından Maliye Bakanlığı'ndan ilginç bir açıklama geldi. Bakanlık, "Kamuoyuna intikal eden savunmaya ilişkin cevap ve açıklamaların hukuki bir mülahaza amacı güdülerek hazırlandığı ancak maksadını aşan ve yanlış anlamaya mahal verebilecek bir sonucu da istemeden doğurduğu anlaşılmaktadır." dedi.
İşgalci siyonistlerin hunharca katlettiği 10 Müslüman için pazarlık masasında varılan anlaşmayla siyonistlerin ödediği 20 milyon dolarlık tazminatı, Maliye Bakanlığı'nın "tehlikeyi bilerek Gazze'ye gitmek" ve "haksız zenginleşme" olarak değerlendirip şehid ailelerine vermemesinin ardından Maliye Bakanlığı'ndan ilginç bir açıklama geldi. Bakanlık, "Kamuoyuna intikal eden savunmaya ilişkin cevap ve açıklamaların hukuki bir mülahaza amacı güdülerek hazırlandığı ancak maksadını aşan ve yanlış anlamaya mahal verebilecek bir sonucu da istemeden doğurduğu anlaşılmaktadır." dedi.
Ramazan’da neler yapmalıyız?
Ramazan, oruç ve az yeme ayıdır.Tıka basa yeme ayı, oburluk ayı değil; açlık ve mideyi dinlendirme, ruhu gıdalandırma ayıdır. Ramazan, zenginle fakiri en azından gündüzleri eşit yapar. Oruç, hayatın yalnız yeme-içme, bencil duyguları ve hayvanî arzuları tatmin etme anlayışına dayanmadığını öğreten bir ibâdettir. Oruç, fiil olarak fakirlik halini yaşamaktır. Sosyal adâlet fikrini, yardımlaşma duygusunu; açlık halini yaşatarak öğreten bir ibâdettir. Oruç sâyesinde zengin mü'minler de beden ve ruh yönünden fakirliğin sınırları içinde yaşarlar. Tok insanın açın halinden anlamasını kolaylaştırır oruç.
Ramazan, oruç ve az yeme ayıdır.Tıka basa yeme ayı, oburluk ayı değil; açlık ve mideyi dinlendirme, ruhu gıdalandırma ayıdır. Ramazan, zenginle fakiri en azından gündüzleri eşit yapar. Oruç, hayatın yalnız yeme-içme, bencil duyguları ve hayvanî arzuları tatmin etme anlayışına dayanmadığını öğreten bir ibâdettir. Oruç, fiil olarak fakirlik halini yaşamaktır. Sosyal adâlet fikrini, yardımlaşma duygusunu; açlık halini yaşatarak öğreten bir ibâdettir. Oruç sâyesinde zengin mü'minler de beden ve ruh yönünden fakirliğin sınırları içinde yaşarlar. Tok insanın açın halinden anlamasını kolaylaştırır oruç.
62 zenginin serveti dünyanın yarısına denk
Dünyanın en zengin 62 kişisinin serveti dünya nüfusunun yarısının sahip olduğundan daha fazla. Yardım kuruluşu Oxfam'ın gelir adaletsizliğine dikkat çeken yeni raporuna göre, vergi kaçırmalar ve usûlsüzlükler yüzünden zenginle fakir arasındaki uçurum giderek derinleşiyor
Dünyanın en zengin 62 kişisinin serveti dünya nüfusunun yarısının sahip olduğundan daha fazla. Yardım kuruluşu Oxfam'ın gelir adaletsizliğine dikkat çeken yeni raporuna göre, vergi kaçırmalar ve usûlsüzlükler yüzünden zenginle fakir arasındaki uçurum giderek derinleşiyor
28 Şubat'ın sermaye ayağına inceleme
28 Şubat soruşturmasında bu kez zenginler mercek altında. Savcılık, MASAK ve BDDK raporlarıyla, 500 kişiye dudak uçuklatan servetlerinin nereden geldiğini soracak
28 Şubat soruşturmasında bu kez zenginler mercek altında. Savcılık, MASAK ve BDDK raporlarıyla, 500 kişiye dudak uçuklatan servetlerinin nereden geldiğini soracak
Suudi Prensin derdine bak!
''Dünyanın en zenginleri'' listesinde 26. sırada gösterilmesine itiraz eden Suudi Prens Velid bin Tellal, Forbes dergisini mahkemeye verdi!
''Dünyanın en zenginleri'' listesinde 26. sırada gösterilmesine itiraz eden Suudi Prens Velid bin Tellal, Forbes dergisini mahkemeye verdi!
Suudi prens "Karun sıralaması"nda geri düştü diye Forbes'a ateş püskürdü
Forbes'ın listede ilk 10’da ABD, Meksika, Fransa, Hong Kong ve İspanya’dan zenginlerin bulunması dünyanın en zenginlerinden Prens El Velid Bin Tallal’ı kızdırdı.
Forbes'ın listede ilk 10’da ABD, Meksika, Fransa, Hong Kong ve İspanya’dan zenginlerin bulunması dünyanın en zenginlerinden Prens El Velid Bin Tallal’ı kızdırdı.
Akdeniz: Cemaat vucubiyet, cemaatsizlik vebaldir
Hamza Akdeniz: Cemaat bir vucubiyet, cemaatsizlik bir vebaldir. Bu işin keyfiyeti kişinin kendi isteğine bırakılmamış “olmazsa da olur” değil, aksine “olmazsa olmazımızdır” . İnsanın ihtirasları, çıkarcı, bireyci, bencil, dünyacı, karanlıklardan kurtulup gün yüzüne çıkması cemaat ortamlarının rahmet ve bereket ikliminde mümkün oluyor… Kişi cemaat potasında olgunlaştıkça toplumsal duyarlılığı gelişir… Cemaat kişisel kabiliyetleri, kazanımları sosyalleştirmek için vardır… Hem kendi kalmak, hem de cemaat atmosferinde zenginleşmek, derinleşmek, durulaşmak fırsatı yakalanmış oluyor…
Hamza Akdeniz: Cemaat bir vucubiyet, cemaatsizlik bir vebaldir. Bu işin keyfiyeti kişinin kendi isteğine bırakılmamış “olmazsa da olur” değil, aksine “olmazsa olmazımızdır” . İnsanın ihtirasları, çıkarcı, bireyci, bencil, dünyacı, karanlıklardan kurtulup gün yüzüne çıkması cemaat ortamlarının rahmet ve bereket ikliminde mümkün oluyor… Kişi cemaat potasında olgunlaştıkça toplumsal duyarlılığı gelişir… Cemaat kişisel kabiliyetleri, kazanımları sosyalleştirmek için vardır… Hem kendi kalmak, hem de cemaat atmosferinde zenginleşmek, derinleşmek, durulaşmak fırsatı yakalanmış oluyor…
Makaleler
Hava Durumu