
"eyler" Arama Sonuçları

Müslümanların sessizce bu savaşı ve katliamları seyredişlerinin altında ümmet olma fikrinden uzaklaşmış olmaları ve ulusal çıkarların gölgesinde hesap yapıyor olmalarından kaynaklanmaktadır. Elbette ulus devlet düzenini kabul etmiş ve batıl değerleri kendisine misyon edinmiş siyasal erklerin yapacağı şey Allah'ın razı olacağı şeyler olmasa gerek. İsrail terör şebekesiyle ticaret hacminin artarak devam etmesi ulus devlet anlayışı için anlaşılmayacak bir durum olmasa gerek.

İnsan nisyanla malüldür derler. Öğrendiğimiz şeyleri hayat düsturu haline getirmezsek çabuk unutabiliyoruz. Yaşam biçimimizi, düşünme ve eyleme biçimimizi yeniden gözden geçirme fırsatı sunan bu kıyamı daima aklımızda tutarak varlık bilincimizi bileylemeliyiz. İşte bu yüzden Gazze bize iyi bir öğretmendir. Bu öğretinin kıymetini bilelim.

Ercümend Özkan: Kur’ân tefsir edilirken imana tealluk eden hususlarda Kur’ân’ın dışına çıkılmamalı, Kur’ân dışı rivayetlere itibar olunmamalı ve Kur’ân dışı şeyleri Kur’ân’ın tefsirinde kullanmamalıdır… Amelî hususlarda ise aslolan yine kat’iyet ve buna ek olarak da zannı gâlib olduğundan Kur’ân’ın ruhuna uygun rivayetler ile Kur’ân’ın açıklanması (tefsiri) mümkün ve caizdir.

İnsan, Allah’tan gelmiştir ve O’na dönecektir. Eninde sonunda bu yolculuk yine Rabbe dönmekle son bulacaktır. Mesele bu yolculuğun farkında olarak yapılmasıdır. Farkında olan insanın hayreti artar. Hayreti arttıkça kendi güç yetirebildiğini ve asla güç yetiremeyeceği şeyleri tecrübe eder.

Allah Rasûlü'nün hidayet çağrısını kabul etmek, şirk ve küfre ait olan işlevlerden (boş ve yararsız işlerden) yüz çevirmek ile mümkündür. “Boş ve yararsız şeylerden yüz çevirmek” iman edenlerin bir vasfı olduğu gibi, iman etmiş olmanın da bir gereğidir.

O halde İslami mücadele de, İslam’ın bu mahiyetine, iddiasına (dâvâsına) mutabık olmak durumundadır. Böylesine köklü ve ağır bir iddiaya taraf olmuş fert ve toplulukların, “bir şeyler yapıyor görünmek” ve dahası “bir şeyler yapıyor olmak” gibi bir yaklaşım zemininde faaliyet göstermesi doğru olabilir mi?

Görülüyor ki, tükenmez ve mü’minin gaflette kalmasına izin vermez nitelikte pek çok görev ve sorumluluklar söz konusudur. Bunların her biri ya farz-ı ayn, ya da farz-ı kifâyedir. Bütün bu görevler, sınırlı beşer gücünü, ömür ve cehdini meşgul etmeye yetecek kadar çoktur.

Annelerini ve ağabeylerini Şam’da patlayan yüzlerce bombadan birinde kaybeden Ralia ve Rahaf kardeşler, mülteci olarak geldikleri kamptan kaçıp Lübnan sokaklarında yaşamaya çalışıyorlar. Ancak burada hava geceleri oldukça soğuk oluyor.

Çocuğumuzun sevdiği, beğendiği, varlığından haz aldığı şeylerin var olmalarının nedenini doğru olarak bildirilmeliyiz. Sevdiği bir şeyi, bir insanı, Allah’ın yarattığını öğrenmesi, çocuğu Allah’a yaklaştıracaktır. Sorduğu sorularına, tabiat ana, Noel Baba, evrim.. gibi gerçek dışı uydurma cevaplar alan bir çocuğun, duygusal zekası gelişemeyeceği gibi, belirsizlikler içinde kalan aklı, kainatı ve hayatı anlamakta da güçlük çekecektir.

Cuma Hutbesi: Kurban, Değer Verdiğimiz Şeylere Bedelse Anlamlıdır - Kur'an Nesli İlim ve Dâvet Merkezi - Şükrü Hüseyinoğlu - 3 Zilhicce 1441 / 24 Temmuz 2020

Cuma hutbesi: Efendilere Beylere Değil, Allah'ın Ölçülerine Tâbi Olmak - Kur'an Nesli İlim ve Dâvet Merkezi - Şükrü Hüseyinoğlu - 19 Zilkade 1441 / 10 Temmuz 2020

Takvânın aslı, önce şirkten, sonra günah olan fiillerden, daha sonra da günah olması muhtemel olan şüpheli hareketlerden kaçınmaktır. En son olarak da, kendisini ilgilendirmeyen (mâlâyani) faydasız ve lüzumsuz olan şeyleri de terk etmektir.

İdeal bir müslüman hayatının en güzel örneği şüphesiz ki İslam’ın elçisi Muhammed (sav)’in hayatıdır. Rasulullah (sav) ve peygamberlerin tamamı dünyanın her nimetinden yeterince yararlanmışlardır. Diğer insanlar bir veya iki evlilik yapmışsa, Rasulullah 13 evlilik yapmıştır. Hayatının belli dönemlerinde maddi sıkıntılar geçirmişse de, ticaretten ve ganimetlerden büyük paylar da elde etmiştir. Rasulullah Kur’an’a tabi olmuş, dünya nimetlerini asla kötülememiştir. Dünya nimetlerine tapmaktan sakındırmakla, onları kötülemek farklı şeylerdir.

Mehmet Kâmil Gelgör, Özel Fm'de hazırlayıp sunduğu “İyi Şeyler” programına katılan Ahmed Kalkan'la Ramazan'ın hakkıyla nasıl ifa edilmesi gerektiğiyle ilgili bir söyleşi gerçekleştirdi. Programın ses kaydını istifadenize sunuyoruz.

İnsân’ın gözlem’ine, tecribe’sine dayalı olarak ortaya konan Bilim; Kâinât’ın Keyfiyyet’i, İşleyiş’i ile ilgili bir şeyler söyleyebilir. Velākin Kâinât’ın ve İnsân’ın ne içün var olduğu, Kim tarafından var edildiği ile ilgili bir Şey söyleyemez. İşde bu Ḣusûs’da Söz Sâhibi; sâdece, Kâinât’ı - Her Şey’i Yaratan ALLÂH’dır!..

Bir mekâna kapatılmaya dayalı okul eğitimine karşı çıkıyor Gatto. Çünkü çok farklı yönlere doğru gitme ve gelişme temayülünde olan bireysel hayatları tek tip haline getirdiğini, bireyleri yığınlaştırma emelinde olduğunu düşünüyor. Günümüzde çocukların kendi isteklerine göre saatlerini oluşturacağı evde eğitim gruplarının Amerika’da giderek yaygınlaştığı biliniyor.

Sünnet, nesilden nesile gelen uygulamalar iken Hadis, birileri tarafından Peygamberin (a.s.) söylediği iddia edilen sözlerdir. İkisi farklı şeylerdir.

İlk kendimizden başlamalıyız; durduğumuz yer, yaşantımız, bakışımız önemlidir. Kendimiz donanımlı ve âhlaklı bireyler olmalı, hayatın bizleri sorumlu alanlara sevketmesi lazım.

Sosyal medyadan geleneksel medyaya, aile baskısından popüler kültüre, bazı şeyler git gide bunaltıcı ve boğucu olmaya başladı. Bazen, siz mutlu olmaya, iç huzura kavuşmaya ve hayatınızı rayına oturtmaya çalıştığınız zaman ailenizden öğretmenlerinize, kardeşlerinizden akrabalarınıza, meslektaşlarınızdan kendi arkadaşlarınıza kadar hiç kimsenin sizin gözyaşlarınızı, korkularınızı ve sıkıntılarınızı gerçekten anlamadıklarını hissedersiniz.

Türkiye Cumhuriyeti devletine karşı girişilen darbe, Müslümanlar olarak karşı durduğumuz birtakım değerleri meşru hale getirmemelidir. Bugüne kadar batıl dediğimiz şeyler bugün hak olmuş olamaz. Bugüne kadarki bütün iddialarımız bir anda çürümüş değildir. İslam davası, askeri darbelere kadar bir ‘şekil’, askeri darbelerden sonra başka bir ‘şekil’ alamaz. Müslümanlar olarak nazarımızda küfür, tuğyan ve hıyanetten başka bir değeri olmayan bir örgütün rejime yönelik bir kalkışması, bizleri sağcılaştırmamalıdır. Rejimin temel değerlerini yücelten söylemler çukuruna yuvarlanmaktan kendimizi korumak zorundayız. Bizim tek davamız İslam’dır. Bu, bütün nebilerin kutlu yoludur. Tek kutlu yol da işte bu yoldur.
Makaleler
Hava Durumu