
"NEM" Arama Sonuçları

İmran’ın karısı bize şunları öğretiyor; birincisi, alemlere üstün kılınan bir ailenin temsil ettiği izzet ve şeref bayrağını ilerilere taşımak. Yani davayı yere düşürmemek için evladını Allah’a adamak/kurban etmek. İkincisi, İmran’ın karısının aileden ve atalarından devraldığı iman, sadakat, teslimiyet ve kulluk bilinci. Üçüncü şık belki çok daha önemli, çünkü çocuğunuzu teslim edeceğiniz kişi veya kurum Zekeriyya (as) gibi güvenilir olması.

Doğu Türkistan’da Müslümanlar için Ramazan, ibadet ve manevi huzurdan çok, yasaklar ve baskılarla anılan bir dönem haline geldi. Çin yönetimi tarafından yıllardır uygulanan kısıtlamalar nedeniyle bölgede yaşayan Müslümanlar, dini vecibelerini yerine getiremez hale geldi. Oruç, teravih namazı ve diğer ibadetler tamamen yasaklanırken, bölge halkı dini kimlikleri nedeniyle çeşitli baskılara maruz kalıyor.

Ez cümle, Osmanlı "hilafeti", olması gerektiği gibi Rasulullah'ın yönetimine halef olma, onu temsil etme niteliğine sahip değildi. Ancak, sembolik de olsa, Ümmet birliğini temsil etmesi önemli idi. Islah edilerek sürdürülmesi gerekiyordu.

Gazze cihadı bütün dünyayı silkeledi. Herkes, alması gereken mesajla yüz yüze getirildi. Müslümanlar olarak Hamas’ın kendileriyle savaşmayan insanlara saldırmama, Allah'ın ve Rasûlünün belirlediği hududu çiğnememe ilkesine sadık kalmaları son derece takdire şayan bir savaş ahlakıdır.

Müslümanlar tarafından 63 yıllık zalim Esed tağutizminden kurtarılan Şam, Müslümanların tarihi ve bugünü açısından muhakkak ki önemli bir belde. Her şeyden önce Şam, Kudüs'ün kapısı mahiyetinde. Tarihsel süreçte Kudüs'ün fethi hep Şam'dan geçmiştir. Dolayısıyla Şam'ın fethi hepimizi sevindirdi ve umutlandırdı. Bununla birlikte Şam'dan kişisel yayın yapan bazı Müslümanların "Şam'ın faziletleri" söylemini dillendirmeye başladığı görülüyor ki, işte biz bu konuda karınca kararınca bir pencere açmak istedik. 2012 yılında kaleme alınıp yayınlanan bu makaleyi ilginize sunuyoruz.

Türkiye’nin kaldıraç işleviyle önemli katkı sunduğu Mahmud Abbas’ın sırt çantasından pis kokular geliyor. Kokunun pis olması, Filistin’de ‘iki devletli çözüm önerisi’ söylemiyle alakalı.

Hedefe vasıl olduğumuzda oradaki muhabbet ve fikri diyalog sırf bilgilenme, bilgi yükleme, tek taraflı dikteden ziyade göz göze, nefes nefese, ‘ru be ru’ görüşmelerin önemini ve yerini bir kez daha yakinen müşahede etmemize vesile oldu. ‘Bilgi ve görgü’ meselesi iç içe…

İktibas Dergisi'nin 548. sayısı, geçen ayın önemli buluşmalarından NATO zirvesine ilişkin bir kapak konsepti ile okurlarının karşısına çıktı. Yeni sayının yorumu da bu minvalde, 'NATO'nun Türkiyesi, Türkiye'nin NATO'su" başlığını taşıyor.

15 Temmuz gecesi tüm yaşananlar çok tartışıldı, çok konuşuldu. Ayarlı darbe diyen de oldu her şey bir mizansen idi diyen de. Ancak diğer yandan bu tarihi gece ile başlayan süreçte, 28 Şubat döneminde Müslümanların sistem ile açılan mesafesi hızla kapatılmaya çalışıldı.

‘Cahiliye’ malumunuz vahyin son ziya ve şifasının inzal buyrulduğu, o meş’um, istikametten sapmanın vaki, toplumsal çürüme ve bozulmanın meşhur olduğu dönemin ve bunu meydana getirip sürdüren toplumun sıfatı, tesmiyesidir.

Geçtiğimiz pazar günü İktibas’a konuk olan Dr. Zehra Betül Güney, Seyyid Kutub’un döneminin diğer İslamcılarından hangi yönleriyle ayrıldığını ele aldı. Ayrıca Vahiy İslamı ile liberallik, cahiliyye ve tekfircilik arasındaki farklara da değinen Güney, Seyyid Kutub’un din-siyaset bağlamındaki başarısını da değerlendirdi.

Mescid-i Aksa İmam Hatibi Şeyh İkrime Sabri cuma hutbesinde, işgalci İsrail’in kısıtlamalarına rağmen Aksa’ya akın edenlerden övgüyle söz ederek, şu ifadeleri kullandı: “Bu mübarek yürüyüşünüz, Aksa’ya göz dikenlere onun bölünemeyeceği, sadece Müslümanlara ait olduğu, üzerinde pazarlık yapılmasına izin verilmeyeceği ve toprağının zerresinden vazgeçilemeyeceği mesajını veriyor."

Şimdilerde Gazze’de yaşananlar, toplumda yazarlığı veya hatipliği ile bilinen ve iktidara geçmişte çokça destek veren birçok ismin şaşırma taklidi yapmasına veya beklenti yönetiminde kötü sınavlar vermesine neden oluyor… Önemli olan, sistemin tenceresinde kaynamadan çok önceleri bunu fark edebilmek ve hatta mümkünse o tencereye hiç girmemektir.

Siyonist işgal güçlerinin, uzun süre esaret altında tuttuktan sonra son dönemde serbest bıraktığı esirlerin verdiği bilgiler, Filistinli esirlere işgal güçleri tarafından son derece vahşice ve korkunç işkenceler yapıldığını gözler önüne serdi.

Filistin’de işgale karşı mücadele 76 yıldan beri kesintisiz bir şekilde süren bir mücadeledir. Ancak bazı zamanlarda olayların yoğunluk düzeyi artmıştır. Yoğunluk düzeyinin düştüğü dönemlerde ise siyonist işgalciliğin gerçek kimliğini gizleyerek, “normalleştirme” faaliyetleri yürütülmüştür.

Cuma sohbeti: Duanın Önemi ve Mahiyeti I Hasan Çelenk I Kur'an Nesli İlim Merkezi

Filistin dostu Dr. Nick Riemer, İsrail’i boykot etmenin Filistinliler için önemini, etkili boykot yöntemlerini ve akademik boykotun önemini AA Analiz’e değerlendirdi. Nick Riemer, bu yöntemin birçok yönüyle önemli ve etkili bir araç olduğunu düşünüyor.

Cevat Rıfat Atilhan: Evet, düşmanın elinde birçok fırsatlar vardır. Fazlaca şımarmıştır. Paralı ve silahlıdır. Yaygaracı ve küstahtır. Dünya matbuatına ve fikriyatına tahakküm etmektedir. Bütün bunlara rağmen, bütün umduklarına rağmen, Arz-ı Mev’ud, ona arzı cehennem ve makber olacaktır.

Kur’an bize kıssalarını hikâye olsun diye anlatmıyor. Bugün bu kıssaların gerçekliği kapımızı çalmış durumda ve bizden safımızı belirlememizi istiyor. Önemli olan, şer ve ihanet odaklarını görüp hakkın ve haklının yanında olup gücümüzün yettiği kadar İslam ümmetinin haklı davasına omuz vermektir.

Gazze tam anlamıyla bir cihad ve şehadet mektebi durumundadır. Dünyevileşme ve vehn (dünya hayatını sevip ölümü kötü görmek) hastalığının Müslümanlar arasında dahi yaygınlaştığı bir dönemde, “Hayat iman ve cihaddır” şiarını bizlere yeniden hatırlatan, bu şiarın bir topluma nasıl bir izzet kazandırdığını öğreten bir mekteb.
Makaleler
Hava Durumu