MUHARREM AYI
Yasin AYDOĞAN
08-01-2008 16:55
Muharrem ayı kameri takvimin birinci ayı.
Rabbimiz yer ve göğün yaratıldığı günden beri ayların sayısının on iki olduğunu hayat rehberimiz olan yüce kitabımızda bildiriyor.(Tevbe 36)
Arapça da (tef’il babından ismi mef’ul) haram kılınmış, haram hükmüyle kayıtlı anlamına geliyor Muharrem. Arap cahiliyesinde receb, zilkade, zilhicce ile beraber(dört ay eşhurul hurum) bu ayda kabileler arasında savaş yasak kabul edilirdi. Panayırlar bu aylara programlanır ticari hayat canlandırılırdı. Yine bu ayda onuncu gün diye bildiğimiz (Aşura günü) günde Ramazan ayı orucu farz kılınıncaya kadar oruç tutulması da efendimizin uygulamalarından biridir.
Osmanlı döneminde de muharrem yaklaşırken padişahlar devlet yetkililerini kabul eder, ziyaretine gelenlere armağanlar verirdi ve herkesin birbirine hediye ve bahşiş verdiği bu uygulamaya Muharremiyye adı verilirdi. Şairler bu günler için özel şiirler okurlar ve muharrem ayının girişi-gelişi özel merasimlerle kutlanır, bir şenliğe dönüştürülürdü.
Haram ve Helal kılma yetkisi sadece yüce otoritenin, yani Şanı yüce Rabbimizindir. Yasak koyma, serbest kılma hakkı inanan bir mümin-muvahhid için sadece Allah’ın yetkisi dahilindedir. Bu asla değişmez sabit bir değerdir. Zaten bu hakkı inkar eden şirk koşmuştur, affedilmez bir suç işlemiştir. (Nisa 48-116)
Müslüman için hayata hükmetme yetkisi yalnız Allah’ ındır. O ne derse-dilerse o olur. O ne demişse öyle olmalı-yapılmalıdır. Var olan her bir şey O’ nun hükmüne bağlıdır. Hiçbir şey O’ nun hükmünden dışarıda kalamaz, buna güç yetiremez.
Biz inanmış kullar olarak zamana da rabbimizin hakim olduğunu, zamanı bizim yaşamamız için var ettiğini, bizi zamanın içinde mukayyed kıldığını biliyoruz. Zaman Allah’ ın ayetlerindendir. Ama rabbimiz zamanın dışında, zamanın ve mekanın sahibi, hakimidir.
Yılbaşı derken toplum olarak tamamen bize ait olmayan bir şeyi anlıyor, yabancı bir kültürün etkisinde kalıyor, bize hiçte fayda vermeyen hatta bizi tüketen bir taklide mahkum oluyor ve özümüzden kopuyor-koparılıyoruz.
Nafile oruçla ziynetlenmiş, şuurlu kullarca değerlendirilmiş bir muharrem ayı...
Nafile namazla ve duayla yardım taleb edilerek girilen yeni bir yılın ilk ayı...
Çocuklarımıza ve ailemize muharrem ayının bilinç ve şuurunu telkinle birlikte alacağımız hediyeleri...
Bizi rabbimize yaklaştıracak Salih amelleri...
İla ahir...
Bir de...
Aklı izale eden mayilerle şekillenmiş sofraları...
Şehvetin kölesi kılacak meclis ve mekanları...
Maymunca taklidlere mahkum kılacak yabancı telkinleri...
Cahilliğimizi fırsat bilen şer güçlerin bize süslü ambalajlanmış paketlerde sunduğu garip imaj ve kimlikleri....
İla ahir...
Aslında Müslüman kimliklerin bu meseleleri çok/çoktan aşmış olması gerekiyor. Toplum olarak bizim düşünce hanemize çok daha değerli çok daha dinamik kavramları almamız gerekir. Her şey günaydınlığı gibi ortada.
Biz müslümanız, inancımızın insanı olmalıyız.
Biz bize ait olmayan hiçbir hayat tarzının müşterisi olmamalıyız.
Bize sunulan şeylerin muhasebesini yapmalı, uymuyorsa hayır diyebilecek bir bilgi ve şuura sahip olmalıyız.
Yapımızla asla bağdaşmayan, genlerimize uymayan her tür fikri, düşünsel, fiili uygulamayı atmalı, yerine yeni-eskimez-solmaz (Kur’an/İslam) olanı ikame etmeliyiz.
Muharrem ayı şeref verdi...
Allah’tan razı olalım...
Allah’ın bizden razı olmasını istediğimizden çok daha fazla biz O’ndan razı olalım, olmaya çalışalım.
“Ya rabbi!”
“Sen haram dediysen baş göz üstüne”
“Sen helal dediysen baş göz üstüne” diyelim...
Muhalefet için değil tabii, ama biz de yeni yılımızın ilk ayını inancımıza uyar bir formatta gündem edelim ve yaşayalım- yaşatalım, yaşatmaya çalışalım.
YORUMLAR
Henüz Yorum Yok !
Diğer Yazıları
- 07-01-2018 SORMAK SORUMLULUKTUR
- 14-11-2017 ARZ’IMIZ IRZ’IMIZDIR
- 06-11-2016 MESCİD-İ AKSA
- 26-10-2016 KUDÜS VE BİZ
- 04-10-2016 NEBEVİ HAREKETE DAİR ÇIKARIMLAR
- 22-05-2016 DİN GÖREVLİSİ YOK, İSLAM'IN İNSANI VAR
- 10-02-2016 AHLAK
- 15-09-2015 SINAV/İMTİHAN ÖLÜNCE BİTER
- 29-08-2015 FANATİZM
- 28-02-2014 KRİZ, FAİZİN ÇOCUĞUDUR
- 08-12-2013 MÜSLÜMAN OLMAK YETMİYOR MU?
- 02-05-2013 ÖZELEŞTİRİ
- 27-04-2013 PEYGAMBERLİK MİSYONU
- 13-02-2013 BÜYÜME HIRSI
- 13-01-2013 SİLAH SESİ
- 20-09-2011 HACCA DOĞRU
- 15-07-2011 TESETTÜR, KADININ DIŞARIDAKİ EVİDİR
- 06-06-2011 GERÇEK TERÖR
- 15-05-2011 HALİS DİN`E MUZAHREFAT KARIŞTIRMAYALIM
- 05-05-2010 ÂLEMLERE RAHMET BİR DİN
- 22-04-2010 DİN’İN EGEMENLİK İDDİASI YOK MU?
- 15-04-2010 TELKİN
- 14-03-2010 KUNDAK VE KEFEN
- 16-02-2010 HUZUR AMA NEREDE?
- 12-02-2010 FESAD VE FESADCILAR
- 23-11-2009 KANUN’SUZ TOPLUM, AHLAK’SIZ KANUN, DİN’SİZ AHLAK OLMAZ
- 11-11-2009 TE’LİF HAKKI
- 30-09-2009 DİN GÖREVLİSİ YOK İSLAM’IN İNSANI VAR
- 29-08-2009 SEYAHAT İBADETTİR: İRAN İZLENİMLERİ
- 28-05-2009 ARKAMIZA BAKMAYALIM
- 10-05-2009 EL VE KALEM
- 27-04-2009 BİZ MÜSLÜMANIZ
- 30-03-2009 KAYBETTİĞİMİZ DEĞERLER
- 09-03-2009 BORÇ HUKUKU
- 02-03-2009 KANAAT EN BÜYÜK ZENGİNLİKTİR
- 20-01-2009 GAZZE: REMZ-UL İZZE
- 03-01-2009 YIPRATMA KAMPANYASI NEYE HİZMET EDİYOR
- 24-12-2008 BİZ MİNA'DA, MUNTAZAR IRAK'TA...
- 20-11-2008 KRİZ FAİZİN ÇOCUĞUDUR
- 14-11-2008 BAŞARILI OLMAK
- 25-10-2008 DİN; VERMEKTİR
- 14-05-2008 "ANNELER GÜNÜ"
- 20-03-2008 VİLADET-İ RASUL
- 18-02-2008 MÜCADELE EDİLMESİ GEREKEN, ÖRTÜ DEĞİL ÖRTÜSÜZLÜKTÜR
- 07-02-2008 PEYGAMBERLİK MİSYONU
- 25-01-2008 BİR KALP HASTALIĞI: HASED
- 08-01-2008 MUHARREM AYI
- 26-12-2007 KURBAN
- 13-11-2007 TİCARETE BAKIŞ
- 29-10-2007 ÜCRETİMİZ ALLAH'TAN
- 18-10-2007 ASHAB-I SEFİNE'DEN OLMAK
- 18-07-2007 NAMAZ HEM 'DİN'LENDİRİR, HEM DE DİNLENDİRİR
- 16-04-2007 MÜSLÜMAN OLMAK YETMİYOR MU?
- 06-04-2007 ROMANYA GEZİSİNDEN NOTLAR
- 21-02-2007 EY İNSAN!
- 03-02-2007 ARKADAŞ OLMAK
- 22-01-2007 HACC ÜZERİNE
Makaleler
Hava Durumu