AKİDEMİZİ GELENEKSEL, MODERN VE POST-MODERN HURAFELERDEN ESMÂ İLE SELİM KILMAK
Şükrü HÜSEYİNOĞLU
11-05-2021 16:45
Temel İman İlkelerini, Kur’an’daki Esmâ İle Kavramak -II-
Başta Rabbimizin güzel isimleri (Esmaul-Husna) olmak üzere, temel iman umdelerine dair Kur’an’da bildirilen isim ve sıfatlar, Rabbimizi, Rasulü’nü, Kitabı’nı ve Âhiret’i doğru anlamımızı temin ederek, bizde sağlam bir akide zemini inşa etmektedirler.
Rabbimizi ve iman etmemiz gerektiğini bize bildirdiği esasları bizzat O’nun beyanlarıyla, o esaslara dair Kitab-ı Kerim’de yer alan isim ve sıfatlarla tanıyıp idrak etmek, bizde ağyârını mâni, efrâdını câmi bir tasavvur ve kavrayış meydana getirecektir, getirmektedir.
Akidemizin temel umdelerini, Kur’an’daki esmâ (isim ve sıfatlar) çerçevesinde öğrenip kavradığımızda, akidemizi her türlü geleneksel ve modern, post-modern hurafeden, bid’at ve sapmadan selâmete kavuşturma imkânı bulmuş oluruz. Gerek “atalar dini”ne, gerek yaşadığımız coğrafyadaki resmi egemen anlayış olan “Ata dini”ne, pozitivizme, sekülerizme/laisizme, modernizme, post-modernizme, rölativizme, deizme, agnostizme, bizantizme, ila âhir Rabbimizin bize Kitab-ı Kerimiyle bildirdiği sırat-ı müstakim dışındaki tüm yaklaşım ve yönelimlere en net cevap, en etkili ilaç Kur’an’ın iman umdeleriyle ilgili bize öğrettiği isim ve sıfatlardır.
Hayat boşluk kabul etmez. Siz tarlanıza buğday, çavdar tohumu atmaz iseniz, tarlada yabani otların boy vermesi kaçınılmaz olacaktır. Müslümanların tarihinde olmuş olan maalesef tam da budur.
Rasulullah (as)’ın vefatı sonrası ilk iki halife döneminde devamı sağlanan İslami otoritenin, daha sonra giderek zayıflamaya ve dağılmaya başlaması ile birlikte, gerek muharref Yahudi ve Hıristiyan kültürünün İslam toplumunda etkileşime sokulması, gerek cahili Arap kültürünün “İslami” kisveye büründürülerek yeniden canlandırılmaya başlanması[1], ayrıca fırkalaşmayla birlikte fırkaların kendi gündelik siyasi ve giderek o siyasi algılar üzerinden şekillenen akidevi yaklaşımlarını temellendirme saikiyle hareket etmeye başlaması sürecinde, Kur’an’la ve Rasulullah’ın Kur’an’a dayalı örnekliği ile kurucu, inşa ve ıslah edici irtibat zayıflama sürecine girmiştir.
Kur’an ve onun mübelliği, muallimi ve müşahhas tefsiri olan Rasulullah’ın örnekliğiyle irtibat zayıfladıkça, İslam’a ve onun iman ve amel ilkelerine dair algı ve yaklaşımlar da Kur’an yerine, söz ettiğimiz etkileşimlerle teşekkül etmeye başlayan kültür ve yönelimlerin etkisi altında oluşmaya başlamıştır. Bugün kendisini İslam’a nisbet eden toplumlardaki yaygın, câri İslam algısını ve bu algı çerçevesindeki Allah, Peygamber, Kur’an ve Âhiret / Hesap Günü tasavvurunu göz önüne bulundurduğumuzda, Kur’an’a aykırılığın ötesinde, Kur’an’la kelimenin tam anlamıyla zıtlaşan yaklaşımların yoğunluğunu müşahede etmek zor değildir.
Bu noktada merhum Seyyid Kutub’un “Yoldaki İşaretler” kitabındaki şu tesbitini hatırlamak faydalı olur diye düşünüyorum:
“Bugün biz, İslam’ın daha önce tanık olduğu türden bir cahiliyenin, belki de daha da sapkın bir cahiliyenin içindeyiz. Çevremizde her ne varsa, cahiliyedir: İnsanların anlayışları, inançları, adetleri, gelenekleri, kültürel kaynakları, sanatları, edebiyatları, yasaları... Hatta çoğumuzun İslami kültür, İslami kaynak, İslami felsefe, İslami düşünce diye bildiği şeyler... Bunlar da, bu cahiliyenin ürünüdür.”[2]
İnsanlık tarihi boyunca iki tür cahiliyenin hep aktif ve etkin olduğunu söylememiz mümkün. Biri; Rabbimizin, içlerinden seçtiği Nebiler (as) ile insanlara yol gösterici olarak bildirdiği vahiyden zaman içinde yaşanan sapmalarla ortaya çıkan ve nesilden nesile aktarılarak genel-geçer kabul haline getirilen “geleneksel cahiliye”, diğeri ise; Allah’ı ve O’na muhtaciyet halini unutan insanın, bu istiğnasının doğurduğu bir sonuç olarak müstekbirleşmesi, tağileşmesi ve tağutlaşması neticesinde hevâsının ürünü olarak peydahladığı dünya görüşleri, izmler, ideolojilerden müteşekkil “modern cahiliye”. Her dönemin geleneksel ve modern cahiliyesi olagelmiştir ve Peygamberler, bu her iki cahiliyeye karşı mücadele etmişlerdir.
Rasulullah (as) da, bir taraftan İbrahim (as) ve İsmail (as)’ın tebliğ edip ikame ettikleri tevhid dininin tahrif edilmesi, şirk zulmüyle bulandırılarak asli niteliğinden tamamen uzaklaştırılması neticesinde ortaya çıkmış bir “atalar dini” ile mücadele ederken, aynı zamanda da “Hayat ancak bu dünyada yaşadığımızdır. Ölürüz ve yaşarız. Bizi ancak zaman helak eder”[3]yaklaşımına sahip, bu yaklaşımlarını haber veren ayetin bir öncesi ayette (Câsiye 23) bildirildiği üzere, kendi hevâlarını ilah edinmiş, insanın kendi kendisinin rabbi olarak keyfince yaşaması gerektiğini savunan, Allah’ı yaratıcı olarak kabul etmekle birlikte, rab olarak, emreden, hayata dair ölçüleri belirleyen merci olarak kabul etmeyen “modern cahiliye” ile de mücadele ediyordu.
Dolayısıyla, modernizm mefhumunu salt son birkaç asrın bâtıl batı menşeli tuğyani felsefe ve ideolojileriyle sınırlamak doğru değildir. Son birkaç asırdır müstekbir batının dil ve hal ile tekrarlayıp durduğu “Ben sizin en yüce rabbiniz, yol gösterici, istikamet belirleyici, ölçü koyucu, nizam verici merciniz değil miyim?” tuğyanı, hiç de nevzuhur bir tuğyan değildir. Musa (as) ve Harun (as)’ın dâvetine muhatap olan Firavun’un tuğyanının bire bir aynısıdır. Ne diyordu Firavun, tevhid dâveti karşısında sarsılan tahtını koruyabilmek için halkına taraftarlarına seslenirken: “Dedi ki: Sizin en yüce Rabbiniz benim.”(Nâzi’ât, 79/24)
Peygamberler gibi, onların çağlarında omuzladığı tevhid dâvâsının bu çağdaki tâbileri olmaya gayret eden bizler de, bu iki tür cahiliye ile muhatabız. Baskın, egemen cahiliye olan modern ve post-modern cahiliye ve sahih gelenekle (Kur’anî/Nebevî gelenek) bağı zayıflamış, nesilden nesile taklit kültürüyle aktarılıp yaşatılan geleneksel cahiliye. İşte Rabbimizi, Rasulü’nü, Kitâbı’nı ve Âhiret’i / Hesap Günü’nü Kur’an çerçevesinde, Kur’an’daki isim ve sıfatları çerçevesinde tanımak, her iki tür cahiliyenin üretip yaşattığı, toplumların dimağında ve hayatında yerleşik/egemen kıldığı algı, yaklaşım ve yönelimlerin bertaraf edilip hakkın ikame edilmesi için yegâne çıkar yoldur.
İnsana Bahşedilen İlk Nimet, İsimlerin Öğretilmesidir
Bilindiği üzere Rabbimiz insanı yarattıktan sonra ona ilk nimeti olarak, varlık ve mefhumların isimlerini öğretmiştir. Bu nimet, insanın akıllı ve iradeli bir varlık olarak, muhatap kılındığı imtihan ve “yeryüzünün halifesi” olma sorumluluğunun bir parçasıdır. İsimlerin öğretilmesi, varlık, eşya ve mefhumların doğru tanınması ve dolayısıyla insanın varlık hiyerarşisini ve bu hiyerarşide kendi yerini doğru kavramasına denk gelmektedir. İsimleri öğrenen insan, Rabbini ve Rabbinin nezdinde kendi konumunu doğru olarak tanımış olur:
“Allah, Adem'e bütün isimleri öğretti. Sonra onları meleklere arz ederek: ‘Eğer sözünüzde sâdık iseniz şunların isimlerini bana bildirin’ dedi. ‘Seni tesbih ederiz. Senin öğrettiğinden başka bizim bir bilgimiz yoktur. Şüphesiz sen her şeyi bilen ve hikmet sahibi olansın’ dediler.” (Bakara, 2/31-32)
Evet, insan varlık âlemine adım attığında Rabbinin ilim nimetiyle muhatap olmuş, kendisine isimlerin öğretilmesiyle varlık hiyerarşisini doğru şekilde kavramış, bu kavrayış üzere yeryüzü imtihanına başlamıştır. İsimleri doğru kavramak, her şeyden önce âlemlerin Rabbi’ni doğru tanımayı sağlar. Allah’ı, O’nun bildirdiği isimleri üzere doğru tanımak, insanın başta kendisi olmak üzere, yaratılmışları ve hayattaki varlık sebepleri ve konumlarını doğru kavramasını sağlar. Zaten tevhid akidesinin temeli de budur. Her varlığı ve mefhumu, varlık hiyerarşisi içinde doğru tanımak ve doğru konumlandırmak…
Nitekim insanların tevhid akidesinden saparak şirke savrulmaları, bu temelden uzaklaşmalarıyla olagelmiştir. Allah’ın isimlerinde ilhada düşmek, O’nu gerektiği üzere hakkıyla takdir edememek… Rabbimizi, zatıyla ilgili bildirdiği, insanın O’nu doğru tanımasını sağlayacak isim ve sıfatlarla tanımaktan uzaklaşarak veya bu isim ve sıfatları kendi bağlam ve bütünlükleri içinde doğru kavrama gayretini terk ederek, insanın kendi muhayyilesinde şekillendirdiği, hevâsının uygun gördüğü bir “Tanrı” tasavvuru üretmek…
Şirkin hüküm sürdüğü cahiliye Mekkesinde de temel mesele bu idi, geleneksel, modern ve post-modern cahiliye biçimlerinin hüküm sürdüğü günümüz dünyasında da temel mesele budur: Allah’ı gerektiği üzere takdir edememek, O’nu kendisinin bize bildirdiği isim ve sıfatlarıyla tanıyıp o şekilde iman etmek yerine, geçmişten bugüne taşınan kimi yanlış algı ve anlayışlar ve günümüz modern, post-modern cahiliyesinin ürettiği hevâ ürünü yaklaşımlarla tasavvur ve tanımlama yoluna gitmek…
Göklerin, yerin ve ikisi arasındaki her şeyin Rabbi olan, âlemlerin Rabbi olan Allah’ı, salt göklerin Rabbi olarak algılamak, el-Melik, el-Hakem olan, mülkün, hükmün, egemenliğin kendisine ait olduğu Allah’ı, bir “mâbed ilahı” olarak konumlandırmak, yaratan, yaşatan ve emreden, her an yaratmakta ve yönetmekte olan, el-Hay ve el-Kayyum olan Allah’ı, kâinatı, dünyayı ve insanları yaratmış ve kendi hallerine bırakmış bir “Aristo tanrısı” gibi algılamak, bize şah damarımızdan da yakın olan Allah’ı, kendisine ulaşmak için “aracı ilahlara” gerek bulunan “uzak ilah” olarak vehmetmek, hep O’nun isimleri konusunda ilhada sapmanın, O’nu gerektiği gibi takdir edememenin neticeleridir.
Rabbimiz bu hususta şöyle buyurmaktadır: “Onlar, Allah'ın kadrini hakkıyla takdir edemediler. Şüphesiz Allah güç sahibidir, üstün olandır.” (Hac, 28/74; Ayrıca Bkz: En’âm, 6/91; Zümer, 39/67)
Rabbimizi, Rasulü’nü, Kitabını ve Âhiret’i Hakkıyla Takdir Etmek
Allah’ın kadrini hakkıyla takdir etmek; O’nu her türlü noksanlıktan, insan algı ve tasavvurunun doğuracağı yanlış yaklaşımlardan tenzih ederek doğru tanımak; ancak Kitab-ı Keriminde kendisini bize tanıttığı gibi tanımakla ve o sınırda kalmakla mümkündür. Ve biliyoruz ki Rabbimiz, kendisini bize isim ve sıfatlarıyla tanıtmaktadır. İşte bütün mesele, isim ve sıfatları doğru şekilde öğrenmektir.
Rasulullah’ı, Kitabullah’ı ve Âhiret’i / Hesap Günü’nü doğru tanımak ve bu temel iman umdelerinde de ilhada sapmaktan, yanlış algı ve yaklaşımlara düşmekten sâlim kalmak da, yine Rabbimizin onları bize tanıttığı vasıflarını esas almakla, onları Kur’an’daki isim ve sıfatlarıyla tanımakla mümkündür.
Bu yapılmadığında, nasıl ki Rabbimizi salt göklerin rabbi veya bir “mâbed ilahı” olarak algılama, O’nun göklerin, yerin ve ikisi arasındakilerin rabbi oluşunu takdir edememe ilhadı kendisini göstermekte ve buradan da, O’nun ilahlığını mâbede hasredip, egemenlik ilişkilerini politika ilahına, iktisadi faaliyetleri piyasa ilahına, eğitim-öğretimi deneysel akıl ilahına, sosyal hayatı hevâ ilahına göre tanzim etmeyi öngören laiklik tuğyanı neşvu nema bulmaktadır, yahut, Allah’ı “uzak ilah” olarak tasavvur ederek, O’na ulaşmak için “aracı ilahlar” ihdas etmek, onlara tazimde bulunarak onlar vesilesiyle Allah’ın rızasını elde etmeye çalışmak gibi şirk anlayış ve pratikleri kendisine zemin bulmaktadır, aynı şekilde Rasulullah’la ilgili de, Kur’an’la ilgili de, Âhiret’le, Hesap Günü’yle ilgili de yanlış, çarpık algı ve yaklaşımların ortaya çıkması kaçınılmaz olmaktadır.
Rabbimizin bize evvelemirde, kendisinin kulu ve rasulü olarak tanıtıp, çeşitli ayetlerde beşer yönüne vurgu yaptığı Rasulullah, yaygın geleneksel algılarda, “kul ve rasul” çerçevesinin dışına oldukça taşırılabilmiş, bizatihi kendisinin de “Hristiyanların Meryem oğlu İsa’ya yaptıkları gibi, beni aşırı şekilde övmeyin. Ben ancak Allah’ın kuluyum. Bana ‘Allah’ın kulu ve Rasûlü’ deyin”[4] ve benzeri ikazlarına rağmen, Kur’an’ın vasfettiği niteliklerin sınırını epeyce aşan nitelemelere konu edinilmiştir.
Buna karşılık, ilk olarak 19. asırda İngiliz işgali altındaki Hindistan ve Mısır’da ortaya çıkan modernist yaklaşımlarda ise bu ilhadın tam aksi yönde yaşandığını görürüz. Modernist yaklaşımlarca, “Rasul” vasfı, Rabbimiz tarafından o vasfın bileşeni, olmazsa olmazı kılınmış örnek, önder, muallim, müfessir gibi mütemmim vasıflardan soyutlanmakta, dolayısıyla Rasulullah (as), görevi sadece aldığı vahyi insanlara iletmekle sınırlı bir “postacı” gibi görülmektedir.
İşte Rasulullah (as)’ı, Rabbimizin Kur’an’da bize bildirdiği vasıflarıyla tanıdığımızda onun konumunu da doğru anlamış oluruz. Böylece geleneğin yüceltmeci yaklaşımlarında da, modernist, post-modernist algıların indirgemeci yaklaşımlarından da beri kalmış oluruz. “Kur’an’sız, Kur’an’a rağmen bir Rasulullah” algısına da, “Rasulullah’sız, Kur’an’ı en iyi anlamış ve en iyi yaşamış merci olan Rasulullah’ın Kur’ani/Nebevi örnekliğine rağmen bir Kur’an” algısına da prim vermemiş oluruz. Ancak bu sayede, Rasulullah’ı Kur’an’sız ve Kur’an’ı Rasulullah’sız anlayamayacağımızı kavrama imkânına kavuşuruz.
Hakeza, Kur’an’ı bizatihi Rabbimizin onda bize bildirdiği isim ve sıfatlarıyla tanımadığımız takdirde, ya yaygın geleneksel anlayışlarda olduğu üzere, onu anlaşılması güç, kendisinden hüküm çıkarılması neredeyse imkânsız, ele alınıp okunması türlü şart ve seromonilere tâbi, kavrayış ve yaşayışları ıslah ve inşa etmesi gayesiyle değil, sevap kazanmak ve sevap hediye etmek (!) için okunan, yaşayanların idrakleri yerine ölülerin ruhları için okunan, hastalara şifa gayesiyle okunup-üflenen bir “kutsal nesne” olarak algılamak ve öylece muameleye tâbi tutmak söz konusu olacağı gibi, modernist, post-modernist algıların, onu, ahkâmı tarihsel olup bugün için (hâşâ) bir geçerliliği bulunmayan, salt bir ahlak ve nüsuk (namaz, oruç, hac) öğretisine indirgeme şeklindeki, imanı temelden bozacak sapmalarına düşmek de söz konusu olabilecektir.
Oysa Kur’an’ı, onda kendisine dair bildirilmiş olan isim ve sıfatlarıyla tanıdığımızda, onun apaçık (mübin) ve kolaylaştırılmış (müyesser) bir hidayet kaynağı, insanlar arasında kendisiyle hükmedilmesi için inzal edilmiş bir hüküm kaynağı, ahlak ve nüsuk öğretisi olduğu gibi egemenlik ve hukuk öğretisi olduğunu, bugün post-modern anlayışlarca propaganda edilmeye çalışıldığı gibi herkesin istediği gibi yorumlayabileceği göreceli bir kaynak değil, hakla bâtılı, doğru ile yanlışı ayırt eden furkan hakkı apaçık ortaya koyan beyyine, burhan olduğunu kavramış ve dolayısıyla Kur’an’la irtibatımızı bu kavrayış üzerine bina etme imkânına kavuşmuş olacağız.
Yine Âhiret’i / Hesap Günü’nü, Rabbimizin Kitab-ı Keriminde onları bize tanıttığı isim ve sıfatlarla, Kur’ani temelde kavramadığımız takdirde, Hesap Günü ve Âhiret’e dair bütün bir Kur’ani öğretiyi ters yüz eden mevcut yaygın anlayışların sorgulanmadan sürdürülmesi kaçınılmaz olacaktır.
O günü, Kur’an’da yer alan yevmul hak, yevmul fasl, yevmul hasret (pişmanlık), yevmun asir (zorlu gün) gibi isim ve sıfatlarıyla tanıdığımızda ve Rabbimizin, o gün karşılaşılacak hesap ve alınacak neticeyle ilgili hep insanların dünya hayatında yapıp-ettiklerine, elleriyle kesbettiklerine, dolayısıyla hep hak edişe vurgu yaptığını kavradığımızda, mevcut geleneksel anlayışların Hesap Günü ve Âhiret algılarının üzerine bina edildiği “şefaat” öğretisinin baştan sona bir “paralel din” anlayışına tekabül ettiğini anlamış, böylece akidemizi Kur’ani temelde ıslah etme, Âhiretimizi de ancak kendi sayu gayretlermizle kazanma kavrayışına kavuşmuş olacağız.
[1] Örneğin, cahiliye döneminde arraflar ve kâhinler tarafından, Süryanice ve Keldanice kimi “dua” metinleri eşliğinde geçekleştirilen okuma-üfleme ameliyesi, aynı dillerde muskalar (nüsha) yazıp şifa gayesiyle hastaların elbiselerine iliştirme gibi uygulamalar, Süryanice, Keldanice dualar yerine, Kur’an ayetleri yazılarak yeniden canlandırılmaya başlanmıştır.
[2] Seyyid Kutub, Yoldaki İşaretler, Sh. 24, Özgün Yayınları
[3] “Dediler ki: Hayat ancak bu dünyada yaşadığımızdır. Ölürüz ve yaşarız. Bizi ancak zaman helak eder. Bu hususta onların hiçbir bilgisi de yoktur. Onlar sadece zanna göre hüküm veriyorlar.” (Câsiye, 45/24)
[4] Buhari, Enbiyâ, 48
(Not: Bu makale İktibas Dergisi'nin Mayıs sayısında yayınlanmıştır.)
YORUMLAR
Ş. Hüseyinoğlu 13-05-2021 21:29
Ve aleykum selam ve rahmetullah kardeşim, üstadım. İlginiz, katkılarınız ve güzel dualarınız için teşekkür ederim. Allah razı olsun. Bayramımız mübarek olsun, Allah'a emanet olun siz de.
Ferhat Karasari 11-05-2021 19:56
Kalemine gönlüne saglik degerli kardesim .. Selam olsun.. sihhat olsun var olun selamette olun degerli kardesim-- Ramazan bayraminizi tebrik ederim. Islam aleminin bu hüzünlü bayraminin Islam alemine ( bir islam alemi yokta neyse) hayirlara vesile olmasini Rabbimizden utanarak niyaz ediyorum.... Islam ve hayat calisan ve emegi gecen tüm kardeslerimede tesekkür eder dua ederim sag olsunlar sihhatte osunlar.. degerli kardesim Öyle bir toplum haline getirdiki yönetimler ve kemalist sitemin ögütüm bakanligi .. Ne yüce Rabbimizi nede sevgili Nebi (s) yi hakkiyla takdir edmedik... Sorunda buya her kligin tasvvurlarinda inandiklar ayri ayri. Kafalar isgal edilmis.. Kitabin kiblenin Resulullahin bir olmasinin bir faydasida olmuyor.. Üzülsekde care olmuyor.. Rabbim bizi bagislasin nasil hesap veririz bilemiyorum.. Ona hakkiyla kul olamadigimiz icin bu zillet icindeyiz.. Onun Ipini biraktik , Oda bizim elimizi birakti hali pür melalmiz budur.. Rabbim Ümmete yardim etsin tekrar elimizden tutsun insaAllah degerli kardesim güzel bir calisma plmus Rabbim emeginizi zayi etmesin.. Allaha emanet olunuz InsaAllah...
Diğer Yazıları
- 23-04-2024 ÂHİR ZAMANDA ERDEMLİ OLMAK VE ERDEMLİ KALMAK
- 08-02-2024 5816’YA KARŞI HAK VE HUKUK SAVUNMASI
- 19-01-2024 MÜSLÜMANLAR OLARAK BİR “BAYBURT DÂVÂMIZ” OLMALI
- 06-01-2024 KİTAB’IN ORTASINDAN KONUŞANLARA KULAK VERMEK
- 13-12-2023 ZULME VE ZALİME TUFAN GEREK!
- 26-10-2023 TERÖR NE? TERÖRİST KİM?
- 12-09-2023 SELAMUN ALEYKUM ARAPÇA, GÜNAYDIN TÜRKÇE Mİ?
- 27-08-2023 MEDYANIN GÜCÜ MÜ, GÜCÜN MEDYASI MI?
- 10-08-2023 KADİM BİR PUT OLARAK “GAVS” İNANCI
- 25-07-2023 DEĞİŞİM, ZORUNLU BİR İSTİKAMET MİDİR?
- 26-06-2023 DİYANET NİÇİN KURULDU, MEVCUT DURUMDA İŞLEVİ NEDİR?
- 10-06-2023 ZOR BİR SINAV ALANI: İKTİDAR AHLAKI -III-
- 13-05-2023 ZOR BİR SINAV ALANI: İKTİDAR AHLAKI -II-
- 13-04-2023 İYİ YAZMAK
- 23-03-2023 ZOR BİR SINAV ALANI: İKTİDAR AHLAKI
- 07-03-2023 İZLENİMLER... DEPREM DEĞİL KIYAMET
- 10-01-2023 TESETTÜRÜN EVRENSELLİĞİNDEN, ÇIPLAKLIĞIN EVRENSELLİĞİNE
- 08-12-2022 "TEVHİDİ" TARİKATLAR
- 11-11-2022 SEYYİD KUTUB BAĞLAMINDA DURUM TESBİTİ
- 15-10-2022 MODERN İNSAN, BİZ MÜSLÜMANLAR VE “HAYVAN HAKLARI”
- 09-09-2022 "BÜYÜK İKRAMİYE" HEP DÜZENE!
- 17-08-2022 KOMPLO TEORİLERİ VE SAVRULMALAR ARASINDA 15 TEMMUZ MUHASEBESİ
- 22-07-2022 KERVAN MI, ORDU MU?
- 20-06-2022 POLİTİK VE EKONOMİK BİR ENSTRÜMAN OLARAK “HOLOKOST” KAVRAMI
- 17-05-2022 TRİBÜNLERE OYNAMAK!
- 11-04-2022 MÂBED DİLİ, SİYASAL DİL, DÂVET DİLİ
- 15-03-2022 FARKLI BOYUTLARI VE MERHALELERİYLE “HİCRET” KAVRAMI
- 10-02-2022 YAŞANAN İSTİKAMET KRİZİ SÜRECİ VE “MERHALE FIKHI” SÖYLEMİ ÜZERİNE
- 12-01-2022 MUTAFFİFÎN DÜZENİ OLARAK KAPİTALİZM
- 18-12-2021 İBRAHİM (A.S.)’IN, MUSA (A.S.)’IN, MUHAMMED (A.S.)’IN RABBİNE İMAN ETMEK
- 08-12-2021 DİYARBAKIR İZLENİMLERİ
- 16-11-2021 KADİM VE GÜNCEL BOYUTLARIYLA “CÂHİLİYE”
- 06-11-2021 HATIRALARLA, AHMED KALKAN HOCAYA TANIKLIĞIM
- 11-10-2021 ALLAH’A İMAN ETMEK NE DEMEKTİR?
- 25-09-2021 POST-MODERN BİR İĞVA BİÇİMİ OLARAK “KUR’AN’IN GÖRECELİLİĞİ” İDDİASI
- 15-09-2021 RABBİMİZİ, KUR’AN’DAKİ İSİM VE SIFATLARIYLA TANIMAK, BİZİ KULA KULLUĞUN HER TÜRÜNDEN KORUR
- 06-09-2021 AFGANİSTAN’DA BATI VE DOĞU EMPERYALİZMİ ARASINDA İSTİKRAR ARAYIŞI VE TALİBAN'IN DÖNÜŞÜ
- 22-08-2021 ULÛHİYYET, RUBÛBİYYET VE İSİM-SIFAT TEVHİDİ TASNİFİ NE ANLAMA GELİYOR?
- 20-07-2021 TEVHİDİN İKAMESİNDE TEBERRİ VE HAMD KAVRAMLARININ ÖNEMİ
- 07-07-2021 BAŞÖĞRETMEN
- 11-06-2021 TEVHİD ESMÂSI VE ŞİRK ESMÂSI
- 11-05-2021 AKİDEMİZİ GELENEKSEL, MODERN VE POST-MODERN HURAFELERDEN ESMÂ İLE SELİM KILMAK
- 14-04-2021 TEMEL İMAN İLKELERİNİ, KUR’AN’DAKİ ESMÂ İLE KAVRAMAK -I-
- 11-03-2021 KAPİTALİST-MODERNİST TUĞYANA TEOLOJİK HİZMETTE SON ZIRVA: "BAŞÖRTÜSÜZ TESETTÜR"
- 02-02-2021 ÜMNİYYE/EMANİYYE KAVRAMI
- 09-01-2021 KAPİTALİZME TEOLOJİK HİZMETE MÛTİ, “PROTESTAN PAPAZLIĞI” HEVESLİLERİ -II-
- 11-12-2020 KAPİTALİZME TEOLOJİK HİZMETE MÛTİ, “PROTESTAN PAPAZLIĞI” HEVESLİLERİ
- 14-11-2020 DİRİLERE MENKIBE, ÖLÜLERE KISSA!
- 11-10-2020 LAİK DÜZENDE HUTBE VE KILIÇ!
- 16-09-2020 SİYER Mİ KUR'AN'A TÂBİDİR, KUR'AN MI SİYER'E? -V-
- 08-09-2020 İKTİDARIN EMPERYALİZM KARŞITLIĞI (!) GÖZ DOLDURUYOR
- 15-08-2020 SİYER Mİ KUR'AN'A TÂBİDİR, KUR'AN MI SİYER'E? -IV-
- 26-07-2020 HACCIMIZ, KURBANIMIZ, NAMAZIMIZ BİR SON DEĞİL BAŞLANGIÇTIR
- 10-07-2020 SİYER Mİ KUR'AN'A TÂBİDİR, KUR'AN MI SİYER'E? -III-
- 09-06-2020 SİYER Mİ KUR'AN'A TÂBİDİR, KUR'AN MI SİYER'E? -II-
- 14-05-2020 SİYER Mİ KUR'AN'A TÂBİDİR, KUR'AN MI SİYER'E? -I-
- 01-05-2020 DİYANET BAŞKANI'NIN ÇIKIŞI, TEPKİLER VE HİÇ EKSİK OLMAYAN MASALLAR
- 17-03-2020 İP
- 10-02-2020 LAİK DÜZENİN TOKİ’Sİ, LAİK DÜZENİN BANKASI, LAİK DÜZENİN DİYANET’İ
- 08-01-2020 SANDALYELER KALDIRILINCA CÂMİLER ASLINA DÖNMÜŞ OLDU MU?
- 11-12-2019 AFRİN İZLENİMLERİ
- 19-11-2019 CÂHİL DOSTLARI VE AZGIN DÜŞMANLARI KISKACINDA PANODAKİ AYET
- 03-11-2019 GÜNCELE VE SÂBİTELERE DAİR KISA KISA
- 10-10-2019 MODERNLEŞME POLİTİKALARININ NESNESİ VE DOLAYISIYLA MAĞDURU OLARAK KADIN
- 12-09-2019 “ATALAR DİNİ”NE HAYIR, “ATA DİNİ”NE EVET Mİ?
- 08-08-2019 KURBAN İÇİN, BIÇAĞINDAN ÖNCE BİLİNCİNİ BİLE!
- 10-07-2019 TARAF OLAN BERTARAF OLUR!
- 03-07-2019 İLİM HAKLA BÂTILI AYIRMAK, ÂLİM YAŞADIĞI ÇAĞDA HAKLA BÂTILI AYIRANDIR
- 23-06-2019 SON BİRKAÇ AYIN GÜNCELİNE VE SÂBİTELERE DAİR KISA KISA
- 08-06-2019 ASIRLARDIR “SEMBOLİK KRAL” MUAMELESİ YAPILAN KUR’AN’I, YENİDEN KAYNAK EDİNMELİYİZ
- 11-05-2019 TÜM MESELE, “TEMEL KAYNAĞIN” NE OLDUĞU
- 10-04-2019 SELEFİYYE, HURAFELERE KARŞI SAHİH İSLAM SÖYLEMİNDE NE KADAR TUTARLI?
- 24-03-2019 SON BİRKAÇ AYIN GÜNCELİNE VE SÂBİTELERE DAİR KISA KISA
- 08-02-2019 YAŞAR NURİLEŞME TEMAYÜLÜ
- 01-01-2019 BÜYÜ, NAZAR, RUKYE VE CİNLERLE ETKİLEŞİM KONULARINA GİRİŞ
- 10-12-2018 SON AYLARIN GÜNCELİNE VE SÂBİTELERİMİZE DAİR KISA KISA
- 10-11-2018 KEMALİSTLERİN ANDI, BİZİMSE AKİDEMİZ VAR!
- 09-10-2018 AVM VE STADYUM ARASI “MESCİD”, CAHİLİYE ARASI “İSLAM”
- 09-09-2018 İSLAM COĞRAFYASINDAKİ İKTİDARLARIN ALLAH’I OLSAYDI, ONLARIN DOLARI OLMAZDI
- 28-08-2018 RASULULLAH (A.S.) YERLİ VE MİLLİ MİYDİ?
- 08-08-2018 KUTSAL DEVLET OLUR MU?
- 07-07-2018 MUHAFAZAKÂR CENAHTA YÜKSELEN TREND: LAİKLİKTEN LAİKLİK BEĞENMEK
- 19-06-2018 GÜNCELE VE SÂBİTELERE DAİR
- 07-06-2018 DÜNYEVİLEŞME SADECE “TEK DÜNYALILAR”IN SORUNU MU?
- 22-05-2018 GÜNCELE VE SÂBİTELERE DAİR KISA KISA
- 11-05-2018 İSLAM DÂVÂSININ/DÂVETİNİN İLK AŞAMASI: HAKLA BÂTILIN AYRIŞTIRILMASI
- 27-04-2018 GÜNCELE VE SÂBİTELERE DAİR
- 09-04-2018 MÜ'MİN İLE MÜRİD FARKI
- 30-03-2018 ÇİFTLİK BANK OLAYI, KUR'AN'I KABİRLERDE OKUYUN FERMANI VS
- 13-03-2018 MEYDANI DİN HAKKINDA AHKÂM KESENLERE BIRAKMIYORUZ!
- 06-03-2018 “YENİ TÜRKİYE”DE “ESKİ TÜRKİYE”LEŞME TEMAYÜLLERİ
- 12-02-2018 GÜNCELE VE SÂBİTELERE DAİR TESBİTLERİM
- 27-01-2018 CAHİLİYEYE İSLAM AŞISI BİD’ATI
- 04-01-2018 HAYAT: İKİ “İKRA” EMRİ ARASI
- 22-12-2017 EMANİYYEDEN/KURUNTULARDAN İLME, ÜMMİLİKTEN KİTABİLİĞE
- 16-12-2017 KUDÜS GÜNDEMİNE DAİR
- 27-11-2017 KERKÜK'ÜN DİLİ OLSA
- 15-11-2017 SON KURTARICILAR KEMALİZMLE BÜTÜNLEŞİRKEN…
- 05-11-2017 KADINLARIN, KOCALARININ İSTİKAMETSİZLİĞİ İLE İMTİHANI
- 17-10-2017 DİNDARLAŞMA TRENDİNDEN, DİN(İ)DARLAŞMA TRENDİNE
- 08-10-2017 SUS PAYLARINA RÂZI OLMAK VEYA OLMAMAK
- 19-09-2017 İSLAM YOLUNUN, KRALLARI DEĞİL KURALLARI VARDIR
- 31-08-2017 KURBAN ETİ "DİN"LENDİRİLMELİ
- 13-07-2017 KUR’AN’DA “DAMAL SİLUET ŞENLİKLERİ”
- 02-07-2017 SÂBİTELERE VE GÜNCELE DAİR (HAZİRAN)
- 02-07-2017 SÂBİTELERE VE GÜNCELE DAİR (MAYIS)
- 30-05-2017 TARİHTEN İKİ ÖRNEK OLAY IŞIĞINDA GÜNCEL ŞAHİTLİK YÜKÜMLÜLÜĞÜMÜZ
- 21-05-2017 KADINLARA AÇIK MEKTUP
- 26-04-2017 GÜNCELE VE SÂBİTELERE DAİR KISA KISA
- 13-04-2017 GÜNCELE DAİR KISA KISA
- 13-03-2017 “KUTSAL DEVLET” ANLAYIŞI ZULÜM ÜRETİYOR
- 08-03-2017 LÂ DEMEK VE FAKAT İLLALLAH DİYEMEMEK!
- 30-01-2017 KUR’AN’I NİHAİ BAŞVURU, HÜKÜM VE ÇÖZÜM MERCİİ OLMAKTAN ÇIKARMAK
- 22-12-2016 HALEP, ŞEHİD ŞEHİRLER KERVANINA KATILIRKEN…
- 10-11-2016 ERDOĞAN’IN “MÜSLÜMAN SİYASETİ" SÖZÜNE DAİR
- 03-10-2016 STK'DAN CEMAATE, KİLİSE FORMUNDAN MESCİDE
- 24-09-2016 SÖZ KONUSU OLAN İSLAM İSE, HİÇBİR ŞEY TEFERRUAT DEĞİLDİR
- 17-09-2016 KURBAN VE HACC, BİR SON MUYDU, BAŞLANGIÇ MI?
- 20-07-2016 YALNIZ DARBEYE DEĞİL, DEMOKRASİYE DE TEKBİRLE DİRENMELİ
- 07-07-2016 İSLAMİ ŞAHSİYETİN, ETKİSİZLEŞTİRİLEN YAPITAŞLARI –II-
- 22-06-2016 İSLAMİ ŞAHSİYETİN, ETKİSİZLEŞTİRİLEN YAPITAŞLARI –I-
- 29-05-2016 PARÇALANAN BEDENLERİMİZ VE PARÇALANAN AKİDEMİZ
- 26-04-2016 YENİ TÜRKİYE ve LAİKLİK
- 07-03-2016 MUHAFAZAKÂR KESİMDE PERİNÇEKLEŞME SENDROMU
- 24-02-2016 SELEFİLİĞİN, KUR’ANİ AÇIDAN DEĞERLENDİRİLMESİ -I-
- 05-02-2016 ŞAPKAYI NASIL GİYDİRDİLER?
- 31-12-2015 ALLAH’A KARŞI TAŞKINLIK, HALKA KARŞI TAŞKINLIK
- 04-12-2015 SEKÜLERLEŞEN DİL
- 15-11-2015 İKİ ÖLÇÜSÜZLÜK: İŞGALCİYE GÜL, HALKINA BOMBA
- 27-10-2015 “NAZAR” VAR MI?
- 19-09-2015 NAMAZIMIZ, HACCIMIZ, KURBANIMIZ BİR SON DEĞİL BAŞLANGIÇTIR
- 28-07-2015 DİCLE, KURTLAR, KUZULAR VE MÜSLÜMANLAR
- 22-06-2015 ALLAH’TAN BAŞKALARIYLA KORKUTULMAK
- 21-05-2015 “DİNDAR” KELİMESİ HANGİ BOŞLUĞU DOLDURUYOR?
- 31-03-2015 İNSANIN HAKKI, ALLAH’IN HAKKI
- 18-02-2015 “LAİKLİĞE VEDA” MI?
- 13-01-2015 MÜSLÜMAN DUYGUYLA DEĞİL, ÖLÇÜYLE HAREKET EDER
- 17-12-2014 DEVLETİN PARALELİ, DİKEYİ
- 18-10-2014 İSLAM'A TESLİM OLMAK MI, İSLAM'I TESLİM ALMAK MI?
- 03-10-2014 ALAN HÂKİMİYETİ VERSUS BÖLGESEL VE KÜRESEL HÂKİMİYET
- 16-09-2014 "ESKİ TÜRKİYE" - "YENİ TÜRKİYE" FARKI
- 27-08-2014 GAZZE HALKI İZZETİ ÖĞRETİYOR
- 03-08-2014 RİVAYET KÜLTÜRÜYLE HESAPLAŞILMADAN, IŞİD’E KARŞI ÇIKMAK MÜMKÜN MÜ?
- 19-07-2014 İNSANLIĞIN ÖĞRETMENİ ŞEHİD GAZZE
- 23-05-2014 TEKASÛR SORUNU ve SOMA FACİASI
- 30-04-2014 HİRA SONRASINA AİT BİR DURUŞA SAHİP OLMALIYIZ
- 01-04-2014 KUR'AN KISSALARI IŞIĞINDA MÜCÂDELE FIKHI -IV-
- 05-03-2014 MÜSLÜMANLARIN KURUMSALLAŞMAKLA İMTİHANI
- 27-02-2014 PAKİSTANLI ÇOCUKLARA 10. YIL MARŞI OKUTAN "HİZMET"
- 11-02-2014 FİRAVUN'UN SARAYINDA İMANINI GİZLEYEN MÜ'MİN KISSASI BİZE NE DİYOR?
- 11-01-2014 BU NEYİN KAVGASI?
- 12-12-2013 KUR'AN KISSALARI IŞIĞINDA MÜCÂDELE FIKHI -III-
- 28-11-2013 KUR'AN KISSALARI IŞIĞINDA MÜCÂDELE FIKHI -II-
- 17-11-2013 KUR'AN KISSALARI IŞIĞINDA MÜCÂDELE FIKHI -I-
- 12-11-2013 İKİ ÖLÇÜSÜZLÜK: İŞGALCİYE GÜL, HALKINA BOMBA
- 11-10-2013 CAMİ AVLUSUNDAKİ LAİK REJİM
- 06-10-2013 CAMİ–CEMEVİ VE CAMİ-AVM
- 27-09-2013 DEĞİŞEN MEDYA DÜZENİ, DEĞİŞMEYEN MEDYA ALIŞKANLIKLARI
- 17-09-2013 BİR KÖYDE İKİ MUHTAR OLMAZ
- 25-08-2013 MURSİ'YE YAKIŞAN, MISIR'IN SARAYI MI ZİNDANI MI?
- 11-08-2013 ERGENEKON VE İKİ MAĞARANIN TANIKLIĞI
- 19-07-2013 BATI PUTUNU, MÜSLÜMANLAR İLKELERİNİ YİYOR
- 08-07-2013 DEMOKRASİNİN SINIRLARI
- 04-07-2013 KAVRAM TÜKETİCİLİĞİ
- 22-06-2013 MÜSLÜMANIN İSTİKAMETİNİ KONJONKTÜR DEĞİL İLKELER BELİRLER
- 16-06-2013 PEYGAMBERLERE İMAN, ALLAH'IN HAYATA MÜDAHİL OLUŞUNA İMANDIR
- 08-06-2013 MAHKÛM DEĞİL, HÂKİM OLAN ALLAH'A İMAN ETMEK
- 31-05-2013 YEREL ERGENEKON MU, KÜRESEL ERGENEKON MU?
- 20-05-2013 MAVİ MARMARA ÜZERİNDEN SİYONİST REJİMİ MEŞRULAŞTIRMAK
- 28-04-2013 BİR MUHASEBE DENEMESİ VE İSTİKAMET HATIRLATMASI
- 22-04-2013 KUR'AN KISSALARINDA TOPLUMSAL DÖNÜŞÜMÜN İLKELERİ
- 12-04-2013 "ANKARA'DA KIRK BEŞ YIL" KİTABI ÜZERİNE
- 06-04-2013 "SOSYAL MEDYA" VEYA ÇAĞIN LOTUS ÇİÇEKLERİ
- 22-03-2013 “ÖZGÜR SURİYE” Mİ, “İSLAMİ SURİYE” Mİ?
- 17-03-2013 BÖYLE BİR CİHAD ANLAYIŞI OLUR MU?
- 28-02-2013 AKP'NİN YAPTIĞI "KİMLİK SİYASETİ" DEĞİL Mİ?
- 12-02-2013 MÜNKERLE BARIŞIK MÜSLÜMANLIK!
- 20-01-2013 "İSLAMİ KAPİTALİZM" SAPTIRMASI
- 10-01-2013 GANNUŞİ’DEN DEMOKRASİ VAAZI DİNLEMEK
- 28-12-2012 TASAVVUF NEDİR, NE DEĞİLDİR?
- 12-12-2012 SİYASETİ AKİDEDEN BAĞIMSIZLAŞTIRMAK
- 06-12-2012 NEO-MÜRCÎLİK VE NEO-HARİCİLİK ARASINDA
- 30-11-2012 BİZİM "SANDY KASIRGAMIZ"
- 15-11-2012 HAKLA BÂTIL BİRBİRİNE KARILIRKEN MÜSLÜMANLAR NE YAPIYOR?
- 09-11-2012 PEYGAMBER KISSALARINDA İSLAMİ MÜCÂDELENİN İLKELERİ
- 01-11-2012 YARIM KALAN DUA
- 20-10-2012 BU NEYİN REKABETİ?
- 15-10-2012 KUR'AN KARŞISINDA BİR POSTMODERN GÜRÜLTÜ: GÖRECELİLİK İDDİASI
- 08-10-2012 KOMPLOCULUK?
- 01-10-2012 ALLAH'IN DİNİ PAYANDALAŞTIRILIRKEN SESİZ KALMAK
- 16-09-2012 TÜRKİYELİ MÜSLÜMANLARA ÇAĞRI
- 09-09-2012 "ŞAM'IN FAZİLETLERİ" RİVAYETLERİ ÜZERİNE
- 02-09-2012 K. ALPAY VE A. DURSUNOĞLU: GERÇEĞİN İKİ YARISI
- 25-07-2012 SURİYE DİRENİŞİNE BAKIŞIMIZ
- 12-07-2012 RAMAZAN AYI VE BİR FARKINDALIĞI ŞAHİTLİĞE DÖNÜŞTÜRME ZORUNLULUĞUMUZ
- 12-06-2012 "HARAMEYN DÅVAMIZ" DA OLMALI
- 08-06-2012 HARAMEYN VE ACI GERÇEKLER
- 28-05-2012 "ANAYASA" İÇİN SÖYLEYECEK SÖZÜNÜZ BU MU?
- 23-05-2012 UMRE YOLCULUĞUNUN ÖĞRETTİKLERİ
- 07-05-2012 MÜLK KAVRAMINI DOĞRU ANLAMAK
- 21-04-2012 KULLANAN - KULLANILAN!
- 01-04-2012 FE EYNE TEZHEBÛN!
- 23-03-2012 TARİH NİÇİN TEKERRÜRDEN İBARETTİR?
- 18-02-2012 İDDİALARIMIZ VARDI BİZİM
- 02-02-2012 SURİYE DİRENİŞİ VE ÂDİL ŞAHİTLİK SORUMLULUĞU
- 14-01-2012 DERGİ DEĞİL MEKTEB: İKTİBAS
- 30-12-2011 "KORSAN" VE "KAÇAKÇI" NİTELEMELERİ ÜZERİNE
- 23-12-2011 MÜSLÜMANLARIN KURUMLAŞMAKLA İMTİHANI
- 13-12-2011 KÜRESEL NEVZAT TANDOĞAN: NATO
- 03-12-2011 FETVA
- 18-11-2011 "ÇÖZÜM İSLAM'DA" HAKİKATİNE BURUN KIVIRMAK
- 23-10-2011 "İDEOLOJİSİZ ANAYASA" TALEBİ VE MÜSLÜMANLAR
- 12-10-2011 NİÇİN CİDDE VE KAHİRE?
- 21-09-2011 SUS PAYLARI VE MÜSLÜMANLAR
- 16-09-2011 BİLGİ FETİŞİZMİ
- 19-08-2011 AÇLIK SORUNU, İNSANİ YARDIM VE İSLAMİ MÜCADELE
- 16-08-2011 YÜZDE 81 DİNDAR, YÜZDE KAÇ MÜSLÜMAN?
- 25-07-2011 UNUTULMAYA YÜZ TUTAN DİL: TEVHİDCE
- 20-07-2011 DİCLE, KURTLAR, KUZULAR VE MÜSLÜMANLAR
- 07-07-2011 NAMAZDA KUR'AN OKUDUĞUMUZUN FARKINDA OLMAK
- 30-06-2011 HUDEYBİYE İSTİSMARINDA SON NOKTA
- 22-06-2011 İSLAM COĞRAFYASI, TÜRKİYELİ MÜSLÜMANLAR VE ÜÇ TUTUM
- 13-06-2011 RAHAT KAÇIRAN ÂYETLER!
- 02-06-2011 SİSTEM İÇİ DEĞİŞİM MÜSLÜMANLARIN LEHİNE Mİ İŞLİYOR?
- 27-05-2011 İTİDAL KAVRAMI DOĞRU ANLAŞILIYOR MU?
- 10-05-2011 "MEÂL - TEFSİR" FORMU DOĞRU MU?
- 01-05-2011 "TÖRENLER CUMHURİYETİ" VE ÇOK KUTSALLILIK
- 15-04-2011 İSLAM TOPRAKLARI NİÇİN KOLAY BOMBALANIYOR?
- 10-04-2011 BDP ÇOK GEÇ UYANDI!
- 25-03-2011 SENİN QULHUN SANA, BENİM QULHUM BANA!
- 05-03-2011 BÖLGEDEKİ GELİŞMELER: "İSLAM'SIZ LÂ" NE GETİRİR?
- 28-02-2011 ÖLÜM, İLKELER, PRAGMATİZM
- 18-02-2011 ŞEHADET: ALLAH İÇİN OLMAK
- 12-02-2011 TUNUS VE MISIR DENKLEMİ
- 31-01-2011 “Tarihin sonu"ndan devrimler çağına
- 21-01-2011 BİN ALİ, NE ÖZENTİSİYDİ?
- 07-01-2011 SEYYİD KUTUB VE BİZ: GERİ DEĞİL İLERİ
- 11-12-2010 “SEYYİD KUTUB’U AŞMAK” SÖYLEMİ
- 27-11-2010 KAPİTALİST KUŞATMAYA KARŞI ÇARESİZ MİYİZ?
- 10-11-2010 BİR AĞAÇ GİBİ TEK BAŞINA, BİR ORMAN GİBİ KARDEŞÇE
- 26-10-2010 MÜ'MİNLER BİRBİRLERİNİN VELîSİ Mİ?
- 23-10-2010 DANİEL BEBEK
- 12-10-2010 İSLAMİ SİYASET, MUHAFAZAKÂR SİYASETTEN AYRIŞMAKLA BAŞLAR
- 24-09-2010 KUR'AN MI TEMEL BELİRLEYİCİDİR, HADİSLER Mİ?
- 13-09-2010 AHALİYİ KİMLİKSİZLEŞTİRME PARTİSİ
- 07-09-2010 SON OLARAK...
- 28-08-2010 TERAZİNİN AYARLARIYLA OYNAMAK
- 23-08-2010 PRAGMATİZM ÇIKMAZI
- 13-08-2010 ERCÜMEND ÖZKAN FARKI
- 06-08-2010 HANGİ KÜRT MESELESİ?
- 16-07-2010 DUAYI BİREYSELLEŞTİRMEK
- 07-07-2010 RASULULLAH NİÇİN HABEŞİSTAN’A HİCRET ETMEDİ?
- 21-06-2010 ZAYIFLATILAN İSLAM DEVLETİ PERSPEKTİFİ
- 11-06-2010 ŞEHİDİN ARKADAŞI OLMAK
- 03-06-2010 KAHROLUYORUM
- 21-05-2010 MÜ'MİN ZİHNİN TEMEL KODLARI
- 15-05-2010 İLİŞTİRİLMİŞ DUYARLILIKLAR VE AFGANİSTAN
- 27-04-2010 TEVHİDDEN BAĞIMSIZ ADALET SÖYLEMİ
- 21-04-2010 MÜSLÜMANLAR VE "SİSTEMİN YENİDEN İNŞASI"
- 19-04-2010 TERÖRİZMİ KINAMAK
- 12-04-2010 TEKNOLOJİ: NE MAHRUMİYET, NE MAHKÛMİYET
- 10-04-2010 PARAYI VEREN DÜDÜĞÜ ÇALMAMALI
- 30-03-2010 KENDİ YERİMİZDE VE KENDİMİZ OLARAK...
- 26-03-2010 BUGÜNE KADAR HELAL MİYDİ?
- 12-03-2010 SOMALİ'DE "KORSANLAR VE İMPARATORLAR"
- 02-03-2010 MİNBERLER VE MİHRABLAR
- 19-02-2010 NATO'YA KİM "ONE MİNUTE" DİYECEK?
- 14-02-2010 SORGULANMAYAN VESAYET
- 06-02-2010 BAŞÖRTÜSÜ: ÇÖZÜM YAHUT ÇÖZÜLME
- 25-01-2010 DAVETTE YUVARLAK MASA MODELİ
- 19-01-2010 İSLAM RESTLEŞMEDİR!
- 09-01-2010 ÜÇ TARZ-I SİYASET
- 28-12-2009 BİZİM DE MUNTAZERİLERİMİZ OLMALI
- 17-12-2009 YOL AYRIMINDA İKİ PROJE
- 10-12-2009 O ZATEN KEFENİNİ GİYMİŞTİ
- 02-12-2009 İSLAM, KAPİTALİZMİN VİCDANI KILINAMAZ
- 26-11-2009 KURBAN
- 14-11-2009 GENETİĞİ DEĞİŞTİRİLMİŞ DİNDARLIK
- 08-11-2009 KİRLİ ÇORAP - KİRLİ MAHYA İKİLEMİNDE DİYANET
- 31-10-2009 ZİKR: RİTÜELLEŞTİRİLEN HAYAT ÖLÇÜSÜ
- 22-10-2009 İSTİKRAR
- 10-10-2009 ÇÖP İŞÇİSİNİN ÖLÜMÜ
- 24-09-2009 'DİNDARLIK ANKETLERİ'NDE SORULMAYAN SORU
- 06-09-2009 HANGİ EHL-İ SÜNNET?
- 26-08-2009 NAMAZ KILMAYANLAR NİÇİN ORUÇ TUTAR?
- 10-08-2009 RAMAZAN NİÇİN ZAM AYI OLDU?
- 15-07-2009 SEN DE Mİ ADEM!
- 01-07-2009 İSLAM İHTİLALCİ DEĞİL İNKILABCIDIR
- 16-06-2009 İRAN'DA "CUMHURİYET MİTİNGLERİ"
- 30-05-2009 DİNİ PAYANDALAŞTIRMAK
- 16-05-2009 OBAMA'DAN "CAN ALICI" MESAJLAR
- 04-05-2009 NÖBET YERLERİMİZİ NE ÇABUK TERK ETTİK
- 19-04-2009 "KUTLU DOĞUM" NE ZAMAN?
- 03-04-2009 "BEN YAPTIM OLDU" UMURSAMAZLIĞI
- 26-03-2009 BULDUĞUMUZ DEĞİL UMDUĞUMUZ
- 19-03-2009 PUTİN RUSYASI ve İSLAM
- 11-03-2009 BEN “SEÇİM”İMİ O GÜN YAPMIŞTIM
- 28-02-2009 AK PARTİ 28 ŞUBAT’IN MUSA’SI MI, ÂSÂSI MI?
- 19-02-2009 BAŞÖRTÜSÜNÜ SAVUNMAYA VAR MISINIZ?
- 13-02-2009 GAZZE'NİN KİMLİK İHRACI VE ÇOCUKLAR
- 30-01-2009 BİR AYAKKABI DA ERDOĞAN’DAN
- 18-01-2009 KAZANAN GAZZE HALKI OLDU
- 05-01-2009 İNSANLIĞIN ÖĞRETMENİ ŞEHİD GAZZE
- 11-12-2008 ARABESKİN EN TEHLİKELİSİ
- 28-11-2008 KURBAN ORTAKLIĞI
- 20-11-2008 BÜYÜCÜLER VE KEMALİSTLER
- 08-11-2008 OBAMA KİMİ KURTARACAK?
- 08-10-2008 KÜRT SORUNU: ÇÖZÜMSÜZLÜK MÜ, ÇÖZÜM MÜ?
- 18-09-2008 RAMAZAN, KUR’AN VE KADINLAR
- 07-09-2008 ANNE-BABAYA "ÖF" DEMEYEN BİR TOPLUM!
- 27-08-2008 RAMAZAN DENİNCE
- 19-08-2008 AKVARYUM MÜSLÜMANLIĞI
- 03-08-2008 PUTLARIN HAKKI DEVİRİLMEKTİR, ISLAH EDİLMEK DEĞİL!
- 17-07-2008 İSLAM’IN İLK ŞARTI CİDDİYETTİR!
- 08-07-2008 MÜSLÜMANLAR CAHİLİ SİSTEME KANAT OLMAMALI!
- 29-06-2008 ÇİZGİ FİLMLER NE KADAR MASUM?
- 20-06-2008 PROVOKATÖR İTHAMI ÜZERİNE
- 03-06-2008 DOĞRU CAMİLER AÇIK, FAKAT NEYE?
- 24-05-2008 YANGINDA İLK KURTARILACAK
- 14-05-2008 BOYKOTUN ÖNEMİNİ KAVRAYAMAYANLAR İÇİN BİR HABER
- 03-05-2008 YALANDAN KİM Mİ ÖLMÜŞ?
- 19-04-2008 NE "HOŞKÖRÜ", NE ŞİDDET KÖRÜ!
- 05-04-2008 HATİM KAMPANYALARI
- 11-03-2008 KADIN-ERKEK: REKABET Mİ, VELAYET Mİ?
- 01-03-2008 “MÜCAHİD DENKTAŞ” İSLAMİ DEĞERLERE KARŞI!
- 23-02-2008 KUR’AN İLAÇ DEĞİL REÇETEDİR
- 07-02-2008 HERKES DİNİNİN SAHİCİ ADAMI OLMALI
- 26-01-2008 BU KADAR CEHALET İÇİN "AYDIN" OLMAK ŞART MI?
- 20-01-2008 BAŞÖRTÜSÜNE KARŞI KEMALİZM-APOİZM İTTİFAKI MI?
- 06-01-2008 NAMAZLARIMIZI HIZDAN KORUYALIM
- 25-12-2007 HACCIMIZI GERİ İSTİYORUZ
- 04-12-2007 BU SENARYO, ALFRED HİTCHCOCK'A MI AİT?
- 19-11-2007 KUDÜS BULUŞMASI: RENKLER AYRI, DUYGU VE SLOGANLAR AYNI
- 01-11-2007 TOPLUM MÜHENDİSLERİNİN YENİ GÖZDELERİ: NEOMENKIBECİLER
- 08-10-2007 TV ESİR ALIYOR; ESİR OLACAK MIYIZ?
- 01-10-2007 "NİŞANLILIK DÖNEMİ NİKAHI": KİTABA UYMAK YERİNE KİTABINA UYDURMAK
- 11-09-2007 BELEDİYELER VE RAMAZAN: GÖLGE ETMEYİN BAŞKA İHSAN İSTEMEZ!
- 01-09-2007 KAVRAMLARIMIZA SAHİP ÇIKALIM!
- 07-08-2007 “İSLAMSIZ İSLAM” SAPTIRMALARINI BOŞA ÇIKARMAK
- 27-07-2007 ULUSALCILARIN MUMU YATSIYA KADAR YANDI!
- 23-07-2007 İSLAMİ MÜCADELE BİR BÜTÜNDÜR, PARÇALANAMAZ!
- 12-07-2007 YALANDAN KİM Mİ ÖLMÜŞ?
- 02-07-2007 JAKOBENİZMİN YENİ MEVZİSİ, YENİ MASKESİ: ULUSALCILIK
- 14-06-2007 ÇEVRESEL İFSADIN SONUCU: "SEKÜLER KIYAMET" BEKLENTİSİ
- 05-06-2007 LAİSİZMİN MERCAYUN'U, İSLAM'IN BİNT CİBEYL'İ
- 25-05-2007 İSLAM SADECE ANLATILMAZ, YAŞANIR
- 12-05-2007 ÇÖZÜM; MEŞAKKATLİ FAKAT İSABETLİ OLAN NEBEVİ HAREKET METODUDUR
- 01-05-2007 HAYALCİ VE ERTELEMECİ SİYASETİN SONU: "TİYATROMUZ BURAYA KADARDI!"
- 27-04-2007 PROVOKASYONLAR, TEKTİPÇİ ULUS KİMLİK KURGUSUNDA DÜĞÜMLENİYOR
- 18-04-2007 “ILIMLI MÜSLÜMAN” KİMDİR?
- 11-04-2007 KAVMİYETÇİLİK, EMPERYALİZME KUSURSUZ HİZMETİNİ SÜRDÜRÜYOR
- 30-03-2007 İNTERNETİ MÜSLÜMANCA KULLANMAK
- 22-03-2007 ESKİDEN BAKKALLARIMIZ VARDI
- 12-03-2007 “BÜYÜK BULUŞMA"DAN BÜYÜK TAHRİBAT
- 23-02-2007 “MUHAFAZAKAR DEMOKLES”İN KILICI İLKAV’IN TEPESİNDE
- 07-02-2007 KUR'ANI TAHKİR VE TEZYİF SUÇU
- 22-01-2007 İKİ YÜZLÜ MEDYANIN “ÇILGIN TÜRKLER”İ
Makaleler
Hava Durumu